. ... . bağrıma bir akasya ek n'olur...; garibem, ve kalbimde bir kürek mahkumu saklanır, vişne ve nar ağaçlarının arasında…
işte sesleniyor bana, hışırdayan kavakların içinden…; üşürsen..., içinden orman geçen şiirlerimden kozalaklar topla, sonra yak bir bir ruhunun hirasında, patlasın çıtırdayarak ateş böcekleri; ısınırsın...
duyup da işittiğim o yankılanan sesle, içimden geçen ve nereye gittiğini hiç bilmediğim o tren, kalbimin tünelinde birden duruverir; şaşkın bakışlar, şaşılar ve şehlalar ve alacalar içinden geçip, kaybolmuş mahcup bir sincap gibi, yerime otururum bilirsin; cam kenarına, ve elimdeki kozalağı uzatırım kondüktöre biletsiz şairem, anlasana; garibem... seferîyem… içinden okyanus geçen böyle bir göz yok, ondandır iç sesime dayanamayıp, yüz/süz dönüşlerim sana; aşk…,
bu hangi türüdür bilemem ancak kocaman yemyeşil bir ağaç...çiçekleri öbek öbek beyaz beyaz... hani bazen daha iyi özümsemek adına tadına bakmak isteersiniz(tamam herkes istemeyebilir bunu,Mâi ister ama) hanımeli çiçeklerini balllarının tadından dolayı yerdik :) zehirler mi bilemediğimden bu akasyanın çiçeklerini yiyemedim ama yenecek kadar hoş gözüküyor...
altında oturunca üzerinizi örter o bembeyaz akasya çiçekleri...
'iğne yapraklı ağaçgiller' nasıl birşeydir anlamamakla beraber, bu ağacın 'iğneyapraklı' olmadığına herkesi temin ederim ;) kastedilen ağacın dikenli oluşuysa, evet, dikenleri vardır ama onlar yaprak değildir...
not: bilmiyorsak atmayalım yada dili güzel kullanalım ;)
.
...
.
bağrıma bir akasya ek n'olur...;
garibem,
ve kalbimde bir kürek mahkumu saklanır,
vişne ve nar ağaçlarının arasında…
işte sesleniyor bana,
hışırdayan kavakların içinden…;
üşürsen...,
içinden orman geçen şiirlerimden
kozalaklar topla,
sonra yak bir bir ruhunun hirasında,
patlasın çıtırdayarak ateş böcekleri;
ısınırsın...
duyup da işittiğim o yankılanan sesle,
içimden geçen ve nereye gittiğini hiç bilmediğim
o tren,
kalbimin tünelinde birden duruverir;
şaşkın bakışlar, şaşılar ve şehlalar
ve alacalar içinden geçip,
kaybolmuş mahcup bir sincap gibi,
yerime otururum bilirsin; cam kenarına,
ve elimdeki kozalağı uzatırım kondüktöre
biletsiz şairem, anlasana; garibem...
seferîyem…
içinden okyanus geçen böyle bir göz yok,
ondandır iç sesime dayanamayıp,
yüz/süz dönüşlerim sana; aşk…,
ah/ ciğerime bir akasya ek n'olur...
.
...
.
ender bulkunan bir çiçek türü
erguvanın beyaz tenlisi.
akasya özgürlük demek bence, saflık temizlik güzellik demek..akasya kısaca aşk ve sevgi demek, gönül demek,sonsuzluk demek...
alerjik bünyede bu zehir daha çabuk tezahür eder büyük ihtimal :)))
bilir gibi yememiş Mâi...yoksa kim bilecek akasya çiçeği yedi de.... :)))
çare de bulamazlardı sonra...ah akasya :)
zehirlidir...zehir, dozla yakın ilişki içinde olduğundan, hoş kokulu (yani nektarlı) bu bitkinin çiçeklerini azcık yemenin zararı yoktur ;)
Akasyalar...yazın müjdecilerinden
istanbulda bir park...
parkta koca bir akasya...
bu hangi türüdür bilemem ancak kocaman yemyeşil bir ağaç...çiçekleri öbek öbek beyaz beyaz...
hani bazen daha iyi özümsemek adına tadına bakmak isteersiniz(tamam herkes istemeyebilir bunu,Mâi ister ama) hanımeli çiçeklerini balllarının tadından dolayı yerdik :)
zehirler mi bilemediğimden bu akasyanın çiçeklerini yiyemedim ama yenecek kadar hoş gözüküyor...
altında oturunca üzerinizi örter o bembeyaz akasya çiçekleri...
'iğne yapraklı ağaçgiller' nasıl birşeydir anlamamakla beraber, bu ağacın 'iğneyapraklı' olmadığına herkesi temin ederim ;) kastedilen ağacın dikenli oluşuysa, evet, dikenleri vardır ama onlar yaprak değildir...
not: bilmiyorsak atmayalım yada dili güzel kullanalım ;)
İğne Yapraklı ağaçgillerdendir.
şarkılara, şiirlere zaman zaman konuk olan, oldukça çok sayıda türleri olan ağaç.....
Akasya kokasya tok tutasya:Pp
Laburnum, Pseudoacacia, Acacia cinslerine ait bitki türleri, alttürleri, varyeteleri.