1901'de Kudüs’te doğdu, 1967’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1929'da İstanbul Darülfünun'u (üniversitesi) Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. Bir süre Sivas ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğrenim Müdürlüğü, Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. 1939'da Seyhan (Adana) , 1943'te Urfa milletvekili seçildi. 1947'de Ankara Devlet Konservatuvarı Müdürlüğü'ne atandı. 1949'da Paris'e kültür ateşeliği öğrenci müfettişliği göreviyle gönderildi. 1950’de UNESCO Merkez Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. Yurda döndükten sonra Galatasaray Lisesi, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi ve Belediye Konservatuvarı'nda dersler verdi. Bu görevi ölümüne kadar sürdürdü. Hece ölçüsüyle yazdığı ilk şiirleri 1921-1925 arasında 'Dergah' ve 'Milli Mecmua' gibi dergilerde yayınlandı. Varlık, Oluş, Yücel, Türk Düşüncesi, Türk Dili ve bir ara kendisinin yönettiği 'Ülkü' dergisindeki şiirleriyle tanındı. Hece ölçüsünde yeni olanaklar aradığı şiirinde zaman zaman lirik bir dille kişisel duygularını aktardı. Zaman zaman da ülke sorunlarına el attı. Sonradan başladığı oyun yazarlığında da yine ulusal duyguları işledi. Ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in keşfedilip Türkiye'ye tanıtılmasında önemli rolü vardır.
1960-1970'li, belki 80'li yıllarda da, Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesi'nde Türk Müdiremiz olan ve Yurttaşlık Bilgisi dersimizin öğretmeni,yeni vefat eden Meliha Tecer'in de eşi olur.1950'li yıllarda bir ara Paris'te galiba eğitim ataşeliği de yapmış.
Halk kültürü araştırmacısıdır.Bu araştırmaları sırasında Aşık Veysel'i keşf eden ve dünya kamuoyuna tanıtan kişidir.Yurt sevgisi ana temalarındandır.Kutsî ismini Kudüs'te doğmuş olmasından dolayı kullanır.Tecer soyadını ise Tecer Dağları'ndan alır.
Aşık Veysel'i Türk Edebiyatı'na tanıtan kişidir.
BİLEMEM.....
Bütün sevgileri atıp içimden,
Varlığımı yalnız ona verdim ben,
Elverir ki bir gün bana derinden,
Ta derinden bir gün bana “Gel” desin.
AHMET KUTSİ TECER
1901'de Kudüs’te doğdu, 1967’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1929'da İstanbul Darülfünun'u (üniversitesi) Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünü bitirdi. Bir süre Sivas ve Ankara'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğrenim Müdürlüğü, Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. 1939'da Seyhan (Adana) , 1943'te Urfa milletvekili seçildi. 1947'de Ankara Devlet Konservatuvarı Müdürlüğü'ne atandı. 1949'da Paris'e kültür ateşeliği öğrenci müfettişliği göreviyle gönderildi. 1950’de UNESCO Merkez Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. Yurda döndükten sonra Galatasaray Lisesi, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi ve Belediye Konservatuvarı'nda dersler verdi. Bu görevi ölümüne kadar sürdürdü. Hece ölçüsüyle yazdığı ilk şiirleri 1921-1925 arasında 'Dergah' ve 'Milli Mecmua' gibi dergilerde yayınlandı. Varlık, Oluş, Yücel, Türk Düşüncesi, Türk Dili ve bir ara kendisinin yönettiği 'Ülkü' dergisindeki şiirleriyle tanındı. Hece ölçüsünde yeni olanaklar aradığı şiirinde zaman zaman lirik bir dille kişisel duygularını aktardı. Zaman zaman da ülke sorunlarına el attı. Sonradan başladığı oyun yazarlığında da yine ulusal duyguları işledi. Ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in keşfedilip Türkiye'ye tanıtılmasında önemli rolü vardır.
Geceleyin bir ses böler uykumu,
İçim ürpermeyle dolar:...Nerdesin?
Arıyorum yıllar var ki ben onu,
Aşıkıyım beni çağıran bu sesin,
hey gidi hey... orta okulda ders kitabında vardı bu şiir.... derste işlemiştik... kim ne anladıysa :)
şair burada,ne demek istemiş :)))))
nerdesin...
Allah sevgisini ve Allah'a kavuşabilmenin özlemini çağrıştırıyor
1960-1970'li, belki 80'li yıllarda da, Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesi'nde Türk Müdiremiz olan ve Yurttaşlık Bilgisi dersimizin öğretmeni,yeni vefat eden Meliha Tecer'in de eşi olur.1950'li yıllarda bir ara Paris'te galiba eğitim ataşeliği de yapmış.
Halk kültürü araştırmacısıdır.Bu araştırmaları sırasında Aşık Veysel'i keşf eden ve dünya kamuoyuna tanıtan kişidir.Yurt sevgisi ana temalarındandır.Kutsî ismini Kudüs'te doğmuş olmasından dolayı kullanır.Tecer soyadını ise Tecer Dağları'ndan alır.
Orda bir köy var uzakta,
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür.
Nerdesin....
NERDESİN
Geceleyin bir ses böler uykumu,
İçim ürpermeyle dolar: -Nerdesin?
Arıyorum yıllar var ki ben onu,
Aşıkıyım beni çağıran bu sesin.
Gün olur sürüyüp beni derbeder,
Bu ses rüzgarlara karışır gider.
Gün olur peşimden yürür beraber,
Ansızın haykırır bana: -Nerdesin?
Bütün sevgileri atıp içimden,
Varlığımı yalnız ona verdim ben,
Elverir ki bir gün bana derinden,
Ta derinden bir gün bana “Gel” desin.
AHMET KUTSİ TECER