AFYONKARAHİSAR İSCEHİSAR KONARI KÖYÜ terimi tarafından 12.10.2009 tarihinde eklendi
AFYONKARAHİSA ESKİ İSİMLE EYNEDİK VE ŞİMDİ YENİ İSİMLE KONARI OLAN NEREDEN GELME
Kaybolan EynedikHatırladım dostlar eski zamanı Kaderde yazıda hakkın fermanı Köyde yaşayanlar varıdı hani Ağalar paşalar beyler nerede Zurnayı çalınca düğün havası Ciğerden ağlardı gelin anası Oku dağıtırdı oğlan babası Düdükcü Debire neyler nerede Comuydu davulcu kasnaga vurur Simasi gözümde canlıca durur Korucu herzaman muhtarı korur Eski muhabbetler anlar nerede saya dikelerdi kutlu kumaşdan çil halil yag çıkarırdı haşgaşdan tahir dayım dam yapardı taşlardan terk edilen yıkılan evler nerede Karaciyer efe ata binerdi Kısır hacı ibram koyun güderdi Hayri emmi iyi bıyık boyardı isimler lakaplar ünler nerede Koca bekir radyo dinlerdi evde Cafer emmi türkü söylerdi tefde Irza dede hayrandı milli şefe Şimdi toprak olan serler nerede İzetlerin bepi yalan söylerdi Ahali onada gülüp geçerdi Hacı mehmet hoca ögüt verirdi Köseler kıllılar keller nerede Kemah hatcaların erik ağacı Aş eren kadına şifa ilacı Asım emmi ile hey gobca bacı O zamanlardaki günler nerede Borazanın Halil güzel oynardı Kasımların Bekir oyun düzerdi İkisi oldumu seyir güzeldi Candanki cevherler hallar nerede Cıbır Hüseyinde poşu sarardı Yeter ebe çökelik tuluk asardı Pepe dogan damdan dama atlardı Toprağa gark olan tenler nerede Yagcı halil goca odaya bakar Köylü hep bir elden ocağı yakar Çil sevket gazidir madalya takar Bu günü yaşarken dünler nerede Sadettin çavuşum, hasan onbaşım Dengeyi saglayan köşede taşım Şebitin üstüne bulgurdan aşım Sepetten kovanda ballar nerede Ozan hayali bunlar bir can idi Eynedikde hepsi de var idi Felek üstlerine toprak kürüdü Terk edilip yıkılan köyler nerede Ozan Hayali
Bizim oralar.... köyümBir ömür tükettim vatanımdan ayrı Çekipde yurduma gidesim gelir Gurbette acıdan bitkinim gayrı Buraya elvada edesim gelir. Güzel kokar bizim oranın gülü Gözümde tütüyor köroğlu beli Sağırlı köyünden toplayıp çalı Eşekde semere vurasım gelir. Güzel kokar paşa dağın kekigi Yanık öter büyük kepez kekliği Palazlanır goca gölün ördeği Ataşda közleyip yiyesim gelir. Üzüm erik vişne verir bağları Meyvadan eğilir ağaç dalları Dereler çağlatır yüksek dağları Çesmesinde suyu içesim gelir. Harmanı ederler temmuz ayında Ayranı yayarlar deri yayıkda Çelgeyi yaparlar kıldan çadırla Yere kepenegi seresim gelir. Köy camisi köyün orta yerinde Abdesti alırlar hemen önünde Büyügüne hürmet var gençlerinde Sarılıp alnından öpesim gelir Köylüler koyunla keçi beslerdi Eti sütü olan komşu seslerdi Eli yakışanlar esbab dikerdi Yörük gömlegini giyesim gelir Gurbette günlerim senedir aydır Gidem derim belki nasip bu yıldır Allahım aradan engeli kaldır Eski anılara dönesim gelir Anlatmakla bitmez bizim oralar Kağıda döksemde almaz sayfalar Ozan hayaliyi gurbet yaralar Köyüm konarıda kalasım gelir. Ozan Hayali
Derlerdi bizdeBazen düşünürüm bizim elleri Ne güzeldi, ne hoşudu şirin dilleri Unuttuk gittik o tatlı şiğveleri Nineye ebe, halaya bibi derlerdi bizde Seyyar satıcıya çerci, amcaya emmi Gelirmisine gelbi, öylemiye heemi Değilmiye deemi, dilenciye deşirici Çocuga uşak, ev halkına. Horanta derlerdi bizde Koşa gop, yanağa duluk. yumruğa sumsuk Suluğa hatıl, peynir derisine tuluk Kemere kayış, pantalona don, yogurda katık Havuca pürçüklü, patetese kümpir derlerdi bizde Böle teyze çocuğu, kaban kışlık gocuğu Ugur böceğinin adıdır asker böcüğü Kumbardır afyon sucuğu, sovanın içindeki cücüğü Kavala, çoban düdüğü derlerdi bizde Yatak odasına yüklük, sedire seki, balkona hayat, Hashaşa haşgaş, ıslaga yaş kadına avrat Hindiye culuk, sabana pulluk, binekdir at Mantara göbelek, çiftiye ireçber derlerdi bizde Yabanciya el. su akıntısına sel, tezeğe kesme Rüzgara yel, belirtiye bel. esmaye esme Yaramaza muzarat. çökelege süzme Mısır ekmeğine cızdırma derlerdi bizde Yaşlıya Goca. erkek keçiye erkeç yükseltiye tepe Ağabeye Aga. Buğday dövemesine göce Kızkardeşe bacı, yufkaya şebit, bacaya pece. Buğday haşlamasına hedik derlerdi bizde Ozan hayalim yenilere anlatalım dedik Anadan babadan atalardan böyle bildik Çabuğa tetik. naylon akkabıya edik Konarıya Eynedik derlerdi bizde. Ozan Hayali
İki şiirimle anlatmaya çalıştığım benim güzel konarım. ,,Güzel konarımGurbet ellerinde garip kalmışım Senelerdir nar-ı hasret yanmışım Gelenle gidenle selam salmışım Taşım toprağımsın güzel konarı´m Garşı tepesinden esen yellere Ovacık düzünden yelli bellere Ortaklardan insem koca göllere Gülüm yaprağımsın güzel konarı´m Eynedikde durduk tarihi yazdık Devenin yükünü burada cözdük Karakeçilerle gelenler bizdik Tarihim şanımsın güzel konarı´m Duman kalkar koca kaya başından Sular çağlar büyük kepez döşünden Sürü gider yanık kaval peşinden Bedenim canımsın güzel konarı´m Yeni çesme harman yeri yeşildir Orta çesme senin suyun serindir Hacılar mahlesi benim yerimdir Yurdum vatanımsın güzel konarı´m Yılanlı oymakdan indim aşağı Bellerine sarar yörük kuşağı Al beyaz kısrakga vurur kaşağı Gerdanda süsümsüm güzel konarı´m Senden ayrılanlar bedelin öder Çaylar arkın bulur süzülür gider Garip aşıklara yarenlik eder Sazımda sözümsün güzel konarı´m Mezerin gedikde dua okunur Erikler dalından yere dökülür Gavur pınarında sögüt bükülür Sen benim özümsün güzel konarı´m Elbet bir gün acı haber ulaşır Ecel gelir tatlı cana bulaşır Ağıt figan kanlı yaşa karışır Ağlayan gözümsün güzel konarı´m Ey Konarım güzel köyümsün benim Garip gönlün pür şen olsun senin Bir karış toprağa girer hayalin Mezarım taşımsın güzel konarı´m Ozan Hayali Konarı`nın güzelleriTürkmenin yörüğün hası Evlerinde ayran tası Bağlı güzellerin başı Konarı`nın güzelleri İşleri var ince ince Selam verirler görünce Tektir o çevrede bence Konarı`nın güzelleri Çalışkandır hepsi bir bir Tarlayı bahçeyi bilir Evdede marifetlidir Konarı`nın güzelleri Eşine destek olurlar Dur dersen orda dururlar Tuluğa yoğurt koyarlar Konarı`nın güzelleri Yufkalar yaparlar saçda Buğdayı döverler taşta Hep evlenirler genç yaşda Konarı`nın güzelleri Hayali gönüller aldı Gitti gezdi geri geldi Oda konarıda kaldı Konarı`nın güzelleri Ozan Hayali
AFYONKARAHİSA ESKİ İSİMLE EYNEDİK VE ŞİMDİ YENİ İSİMLE KONARI OLAN NEREDEN GELME
Kaybolan Eynedik
Hatırladım dostlar eski zamanı
Kaderde yazıda hakkın fermanı
Köyde yaşayanlar varıdı hani
Ağalar paşalar beyler nerede
Zurnayı çalınca düğün havası
Ciğerden ağlardı gelin anası
Oku dağıtırdı oğlan babası
Düdükcü Debire neyler nerede
Comuydu davulcu kasnaga vurur
Simasi gözümde canlıca durur
Korucu herzaman muhtarı korur
Eski muhabbetler anlar nerede
saya dikelerdi kutlu kumaşdan
çil halil yag çıkarırdı haşgaşdan
tahir dayım dam yapardı taşlardan
terk edilen yıkılan evler nerede
Karaciyer efe ata binerdi
Kısır hacı ibram koyun güderdi
Hayri emmi iyi bıyık boyardı
isimler lakaplar ünler nerede
Koca bekir radyo dinlerdi evde
Cafer emmi türkü söylerdi tefde
Irza dede hayrandı milli şefe
Şimdi toprak olan serler nerede
İzetlerin bepi yalan söylerdi
Ahali onada gülüp geçerdi
Hacı mehmet hoca ögüt verirdi
Köseler kıllılar keller nerede
Kemah hatcaların erik ağacı
Aş eren kadına şifa ilacı
Asım emmi ile hey gobca bacı
O zamanlardaki günler nerede
Borazanın Halil güzel oynardı
Kasımların Bekir oyun düzerdi
İkisi oldumu seyir güzeldi
Candanki cevherler hallar nerede
Cıbır Hüseyinde poşu sarardı
Yeter ebe çökelik tuluk asardı
Pepe dogan damdan dama atlardı
Toprağa gark olan tenler nerede
Yagcı halil goca odaya bakar
Köylü hep bir elden ocağı yakar
Çil sevket gazidir madalya takar
Bu günü yaşarken dünler nerede
Sadettin çavuşum, hasan onbaşım
Dengeyi saglayan köşede taşım
Şebitin üstüne bulgurdan aşım
Sepetten kovanda ballar nerede
Ozan hayali bunlar bir can idi
Eynedikde hepsi de var idi
Felek üstlerine toprak kürüdü
Terk edilip yıkılan köyler nerede
Ozan Hayali
Bizim oralar.... köyüm
Bir ömür tükettim vatanımdan ayrı
Çekipde yurduma gidesim gelir
Gurbette acıdan bitkinim gayrı
Buraya elvada edesim gelir.
Güzel kokar bizim oranın gülü
Gözümde tütüyor köroğlu beli
Sağırlı köyünden toplayıp çalı
Eşekde semere vurasım gelir.
Güzel kokar paşa dağın kekigi
Yanık öter büyük kepez kekliği
Palazlanır goca gölün ördeği
Ataşda közleyip yiyesim gelir.
Üzüm erik vişne verir bağları
Meyvadan eğilir ağaç dalları
Dereler çağlatır yüksek dağları
Çesmesinde suyu içesim gelir.
Harmanı ederler temmuz ayında
Ayranı yayarlar deri yayıkda
Çelgeyi yaparlar kıldan çadırla
Yere kepenegi seresim gelir.
Köy camisi köyün orta yerinde
Abdesti alırlar hemen önünde
Büyügüne hürmet var gençlerinde
Sarılıp alnından öpesim gelir
Köylüler koyunla keçi beslerdi
Eti sütü olan komşu seslerdi
Eli yakışanlar esbab dikerdi
Yörük gömlegini giyesim gelir
Gurbette günlerim senedir aydır
Gidem derim belki nasip bu yıldır
Allahım aradan engeli kaldır
Eski anılara dönesim gelir
Anlatmakla bitmez bizim oralar
Kağıda döksemde almaz sayfalar
Ozan hayaliyi gurbet yaralar
Köyüm konarıda kalasım gelir.
Ozan Hayali
Derlerdi bizde
Bazen düşünürüm bizim elleri
Ne güzeldi, ne hoşudu şirin dilleri
Unuttuk gittik o tatlı şiğveleri
Nineye ebe, halaya bibi derlerdi bizde
Seyyar satıcıya çerci, amcaya emmi
Gelirmisine gelbi, öylemiye heemi
Değilmiye deemi, dilenciye deşirici
Çocuga uşak, ev halkına. Horanta derlerdi bizde
Koşa gop, yanağa duluk. yumruğa sumsuk
Suluğa hatıl, peynir derisine tuluk
Kemere kayış, pantalona don, yogurda katık
Havuca pürçüklü, patetese kümpir derlerdi bizde
Böle teyze çocuğu, kaban kışlık gocuğu
Ugur böceğinin adıdır asker böcüğü
Kumbardır afyon sucuğu, sovanın içindeki cücüğü
Kavala, çoban düdüğü derlerdi bizde
Yatak odasına yüklük, sedire seki, balkona hayat,
Hashaşa haşgaş, ıslaga yaş kadına avrat
Hindiye culuk, sabana pulluk, binekdir at
Mantara göbelek, çiftiye ireçber derlerdi bizde
Yabanciya el. su akıntısına sel, tezeğe kesme
Rüzgara yel, belirtiye bel. esmaye esme
Yaramaza muzarat. çökelege süzme
Mısır ekmeğine cızdırma derlerdi bizde
Yaşlıya Goca. erkek keçiye erkeç yükseltiye tepe
Ağabeye Aga. Buğday dövemesine göce
Kızkardeşe bacı, yufkaya şebit, bacaya pece.
Buğday haşlamasına hedik derlerdi bizde
Ozan hayalim yenilere anlatalım dedik
Anadan babadan atalardan böyle bildik
Çabuğa tetik. naylon akkabıya edik
Konarıya Eynedik derlerdi bizde.
Ozan Hayali
İki şiirimle anlatmaya çalıştığım benim güzel konarım.
,,Güzel konarım
Gurbet ellerinde garip kalmışım
Senelerdir nar-ı hasret yanmışım
Gelenle gidenle selam salmışım
Taşım toprağımsın güzel konarı´m
Garşı tepesinden esen yellere
Ovacık düzünden yelli bellere
Ortaklardan insem koca göllere
Gülüm yaprağımsın güzel konarı´m
Eynedikde durduk tarihi yazdık
Devenin yükünü burada cözdük
Karakeçilerle gelenler bizdik
Tarihim şanımsın güzel konarı´m
Duman kalkar koca kaya başından
Sular çağlar büyük kepez döşünden
Sürü gider yanık kaval peşinden
Bedenim canımsın güzel konarı´m
Yeni çesme harman yeri yeşildir
Orta çesme senin suyun serindir
Hacılar mahlesi benim yerimdir
Yurdum vatanımsın güzel konarı´m
Yılanlı oymakdan indim aşağı
Bellerine sarar yörük kuşağı
Al beyaz kısrakga vurur kaşağı
Gerdanda süsümsüm güzel konarı´m
Senden ayrılanlar bedelin öder
Çaylar arkın bulur süzülür gider
Garip aşıklara yarenlik eder
Sazımda sözümsün güzel konarı´m
Mezerin gedikde dua okunur
Erikler dalından yere dökülür
Gavur pınarında sögüt bükülür
Sen benim özümsün güzel konarı´m
Elbet bir gün acı haber ulaşır
Ecel gelir tatlı cana bulaşır
Ağıt figan kanlı yaşa karışır
Ağlayan gözümsün güzel konarı´m
Ey Konarım güzel köyümsün benim
Garip gönlün pür şen olsun senin
Bir karış toprağa girer hayalin
Mezarım taşımsın güzel konarı´m
Ozan Hayali
Konarı`nın güzelleri
Türkmenin yörüğün hası
Evlerinde ayran tası
Bağlı güzellerin başı
Konarı`nın güzelleri
İşleri var ince ince
Selam verirler görünce
Tektir o çevrede bence
Konarı`nın güzelleri
Çalışkandır hepsi bir bir
Tarlayı bahçeyi bilir
Evdede marifetlidir
Konarı`nın güzelleri
Eşine destek olurlar
Dur dersen orda dururlar
Tuluğa yoğurt koyarlar
Konarı`nın güzelleri
Yufkalar yaparlar saçda
Buğdayı döverler taşta
Hep evlenirler genç yaşda
Konarı`nın güzelleri
Hayali gönüller aldı
Gitti gezdi geri geldi
Oda konarıda kaldı
Konarı`nın güzelleri
Ozan Hayali