yılın ilk karı
yüreğime düştü
erimeseydi
bağrıma basacaktım
Aralık 2014
artık
kör ebe
ve sobe yok
yağ satarım, bal satarım
mendil kapmaca da yok
bilinmiyor
ninni yerine
kurşun sesiyle
ana kokusu yerine
barut fünyesiyle büyüyen
doğduğu coğrafyanın kurbanı
yarınını göremeyen
mevcutlun oldum
bir ömür boyu
yüreğinin
adresine teslim
Mart 2015
sen bana sürgündün
bense yürek mahkumu
infazımızsa
birlikte müebbet
ertelemesi
ve indirimi olmayan
ülke sorunlarının derinliğinde
gecenin huzur veren serinliğinde
zıbarıp yatmak isterim
geçmiş, film şeridi gibi gözümün önünde
çocukluğum, gençliğim, yitirdiklerim
artılarım, eksilerim
boylu boyunca uzanamadığım
bir buçuk metrekarelik hücremde
en çok özgürlüğümü
bir de seni özledim
meğer
ekmek arası acılar
bol kepçe sızılar
karamsarlık üstü hüzünlerdi
doyasıya yaşadığımız
neyse ki
kırıntı da olsa
kanadın mı kırıldı ak güvercin
uçamaz oldun
yoldaşın mı kaybettin?
yolun mu şaşırdın?
yoksa
Soma’dan mı geçtin?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!