Sevda çeşnisine banar gözlerin
Rengiyle demliyorum ilhamlarımı
Nakışları ebemkuşağı saçların
Karanlığıma közlü sevda yorganı
Sürüklenir rüzgârıyla çalar sazlar
Tellerinde uçuşur nağmelerin dileği
Son turnanın göğünde kanatlanır aşk
Perişan duyguların kabaran seli.
Diz çökmüş gölgesi eteklerine dağların
İnce bir sızı damarlarında kaynayan
Dinmesi mümkün olmayan aşkı memba
İçiyorum nehir gözlerinden kanarak
Ay doğumuna ağrısı güneşin
Pişer yakışına banarak.
İncinsin bulutların yağsın üstüme
Dök dertlerin nefesinden boşalt!
Kalmasın zerre kuru tenim
İnci gözlerinden yıkansın yeter ki
Boy vermeliyim sere serpe körpe fidanım
Sırılsıklam bir servi...
Çimdir vuslatınla al ıslat.
Zamanıdır dursun saatler soksun akrep yelkovanı
On iki yerinden darbeli iksir-i zehir
Penceresinden güneş nişan alıp vursun sevda ateşiyle
Kuş seslerine yenik sevincimiz
Mavi bulutlarla yarışan uçurtmalarından
Yıldızlar yağarken başımıza
Ne mutlu özlemler çocukluğumuz.
Kıskanırım gayrı gurbet-i yalnız zamanlar
Hasret bitirmiş ayrık yaylalar!
Hazan düşmüş ovalara ah…
Mevsimler mahşer kıyamet!
Olsun gülüm olsun… Yeteriz sevdaya yeniden
Daha beter sevmek söyle kara sevdalım
Asırlıktır bin emek... Tutuşuruz aniden.
Kayıt Tarihi : 9.4.2024 11:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!