ne kadar az yaşamışız,
geçen onca yılı kendimize çok görerek,
fotoğraf albümlerinde anılar biriktirmişiz,
sevgilim,
benim nazlı goncam,
her ölen bizden bir parça taşır,
sen ki: gözleri tavanda aynı noktaya
takılı kalmış aşık,
ne ararsın hep aynı yerde aşkı,
masal olmuş ömrümüz,
kızım anlatır
benden sonraki çocuklara olanları,
ah ulan ah,
anayı kızdan ayıran şu para değil mi?
gelde içme,
gelde yüreği rakıyla soğutma,
susma öyle benim anam babam,
söv ulan anasına avradına dünyanın,
belki rahatlarsın,
belki de teselli olur bu sözlerin
yalan dünyanın yalancı misafirlerine,
unutma,
her yalan biraz daha-
yaşlandırmaya mahkum bizleri...
kronometreye takılı kalmış-
bir yalnızlık çanı ömrümüz,
her dakika eksilmekteyiz şu menem hayattan,
ne kadar çok zafer kazanmışız,
aslında her rekor yenisine gebeyken,
zor olan ne biliyor musun? ikiz gözüm
sen onu,
oysa başka bir adamı,
o lanet adamsa
ikinizi birden umursamazken,
beklemek,
boş boşuna birbirinizi,
yarabbi bu ne akıl almaz bir bilmece,
gel de sen çık bu işin içinden,
herhangi bir araba gibi,
asfaltı olmayan tozlu yollarda-
tüketmek istiyorum tekerimi,
yaşıyorsam eğer,
sanmayın bazı şeylerin hatrına,
gülüyorum bak işte,
sevdamızı yok sayan feleğin inatına...
kartal / istanbul
30.11.2012
Kayıt Tarihi : 5.12.2012 12:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!