gölgeler de sarmaşığa tırmanır.
Ve;
rüzgarda salınan Ruh Kelebeği'ni arıyor.
bedenini yitiren Serçe gölgesini.
son masum da yitmek üzere.
Esrikliğin sersemliğinde şimdi tüm anılar.
Boşluklarımda hınç yüklü iblisler,
Ruhumu yoran, şekilsiz, anlamsız.
Tüm damarlarımı sana bağışlıyorum gece..!
Bekle
Gene sabah, alaca bir gökyüzü, yorgun, kırgın ve savruk bir bedenin sızılarında hissediliyor yaşam. İçmeli, İçmeli ne bulunursa içmeli! ve hatırlanmamalı artık, unutulması gerekenler diyen gözlerle seyredilen yaşam, gülümseme tutkusunda yine.Nedir ki aydınlığın tadı, gizlenmiş karanlıktan başka? Oysa benim aşkımdır karanlık derdi bana ve bir garip tebessümle süzerdi yüreğimi alaca baykuş.Özledim o’nu.İkircikli bir düşünce zincirinden çıkan bir bedenin dumanıyım sanırım ben. Belki de, belki de bir ozanın kalemindeki bir kurumuş göz yaşı. Kim bilir, kim bilir nasıl ağladığını akşamların?
Gelen benim
Küstah bir papağan benim ruhum derdi alaca baykuş, bakma sen böyle olduğuma şimdi, çok konuştuğum için baykuş’a çevirdi tanrı beni.Daha mutluyum şimdi ama, gecelerdi aşkım zaten benim, bülbül’e gül sorulur mu? Ve gülümsedi gene bana bir garip bakış ve uçtu gitti alaca baykuş.Gene özlemeye başladım geleceğimi.Geçmişten gelen bir melodi geleceğe dair bir şarkı olacak sonunda. Dinliyorum ve söyleyeceğim iki satır arası bir yaşamda.
Bun
Düşleri öldürüpte çıktığım yol bu
Gezgin bir karga inkarda aslını
Dağınık saçlı uykularımda karabasanlar
Bir nefes bir sigara daha dumanı cehennemin
Saydam cümleler kuruyorum,
..............................Duyulmadık anlara dair
Tüm özlemlere ait bir dil konuşuyor gölgeler
İğde kokularıyla süslenmiş sabah,
..............................Ağır aksak bir geceden sıyrılarak Ölüyor;
Bekle - meler
Çığırtkan yaz güneşi solgunum
Ve
Belkide ben değilim, görmeyen
Bu gözler senin bakabilirsin dedi tanrı dilediğince
Yeni bir gün daha
Dünden arttırdığım yaşamdan arta kalanı
Isıtıp yedim bu gün….
Yıldızlara dalmış bir çift göz
Açıldı;
bir imgenin paranoyası,
saran bedeni
çığlık çığlığa düşler
gözkapakları külçe, bilinmez;
belki de; mührü uzakların
saksağan gölgesinin leşinin peşinde
I
Ve taş sürdürüyor orada yıldız derinliğini
Her insan bir güncük yaşayan su sineğidir
Bende bir insandan başka neyim ki
Rezalet yasak bana
Karıştırılmış oyun kağıtlarıdır insan
Aramıza hoşgeldin