Bir şair şiir yazmış;
Eda üstüne, söz üstüne...
Timur’u, Necdet’i, Fikret’i
Deli divane eden
Aşka pervane eden
Bir kara göz üstüne.
Sende mavi ispalet, sınıfların bağıdır.
Şerrareli mavili, ordunun kulağıdır.
Çark konan mavi ise, ulaştırma ağıdır.
Her renkte güzeller var, amma ille mavilim.
Nice demir köprüler tekniğinle kurulur.
Sosyal adalet derken, aniden sağa döndün.
Yemyeşil bir ormanken, ot bitmez dağa döndün
Zaman mekan demeden nur saçardın her yana
Derin bir umman iken, kuru ırmağa döndün.
Gelecek vaad ederken, geçmiş bir çağa döndün.
Aşığı mest eden sevdaya benzer,
Bülbül’e gül gibi Naif Albay’ım.
Yatağına sığmaz bir çaya benzer,
Coşuyor sel gibi Naif Albay’ım.
Rütbesi Albay’mış hem nazik kadı,
Yıllanmış hatıralar
Şekilden şekle girmiş bu beldede…
Kimi erimiş zift yığınlarında
Asfalt olmuş yollara
Meydanlara yüz akı…
Kimi karışmış kum tepelerine
Aniden füsunperver bir gül çıktı karşıma
Ne hacet vurdurmaya onu mihenk taşına
Atinin debdebesi, saltanatı olacak
Tartar bütün âlemi kefede tek başına.
Karlı dağlar ötesinden
Tatlı bir yel esiyorsa
Ilgıt ılgıt gelen bahar
Sana bir haz veriyorsa
Hatırla beni
Gör seni saran sevgimi,
Şark’tan esen rüzgarlardan,
Uçuşan Turnalardan
Geçen tren
Gelen yağız çehreli
Yüzleri damgalı yolculardan
Sizleri soruyorum.
Akıl, kuvvet, güzellik; kalkın selam duralım.
Gönülden sevgilerle bin bir mabet kuralım.
Sadakat duruşunda yürekten haykıralım
Sevgiyle doluşalım, her varlığı sevelim.
Bırakalım övünsün herkes kendi rengiyle.
İnsan gibi yaşayan varsa çıksn beriye
Sizler böyle dönerken bir kemikle deriye
Şabanlarda çift hörgüç kımıl kımıl sallanır
Biri çıkar ileri diğeri de geriye
Sırtınızda çul varken Şaban vizon içinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!