Bir elimde dün
Bir elimde yarın
Vuslât diyarına giderken
Adım adım...
Bilesin ki peşindeyim
Benim ser-i revânım...
Geze toza giderken
Yolumu kesti ölüm.
Boş yere çok konuşan
Dilimi kesti ölüm.
Dedi: Bu can sende emanet.
Selvi boylum, bakışların bir ahu
İki kaşın arasına yanmışım.
Gülüşlerin yaktı beni, del'oldum.
İki gözün arasına yanmışım.
Akşam olup herkes eve gidince
Bir millet bıraktı mı?
Kuran'ı elden yere
Musibetler geliyor.
Halkına bin bir kere
İnanç deyip durdular.
''Bir elimde od var, bir elimde su,
Bir yanım garlı gış, biri bahardır.''
Şehriyar
Hani sen vardın.
Bir de gülücüklerin
Sevdâ işle yüreğime
Nakışı gülden
Olsun.
Bülbül kondur şu gönlüme
Türküsü yanık
Olsun.
Ne güzeldi günler senle yaşanan.
Sevda türküleri gibi söylenen
Küçücük dünyamdı sana açtığım.
Gelip girdin âşığım oldun.
"Dağınık saçlar gibi perişansın.
Yoksa seni böyle perişan kılan sevgilin mi var? "
Mavi bir gökkuşağı altında,
Ya da zifiri bir karanlık şafağında,
Bir yıldız kayması gibi sessizce...
Ve ağlamaklı gözlerle
Anlatamadığım duygulara
Mesela dedim.
Yaşayamadığım günleri
Ünlemle geçiştirdim.
Nice hayaller kurdum
Havada kalan.
Zor, deme sevgilim.
Bak ne güzel bahar var.
Daha dündü, kar doluydu buralar.
Olmaz, deme güzelim.
Senden öte binler var.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!