Bu Kadar umursamazdım belki,
Bu kadar umursamaz bir seni,
Öyle Dünyadan vazgeçmiş
Derbeder halin varken.
Elimi uzattım sana,
Durma kederde diye,
Gecenin bir yarısında,
Değdi, değmedi diyerek,
Çöpünü çıkarırken yaşananların,
Kendime kızarken arada hatta,
Merdivensiz erişmeye çalışıyorum yıldızlara.
Önümden geçiyor herhangibir halin.
Sen, ilmik ilmik dokunan
Aşka ve sevdaya büründün,
Boyadın gözlerimi ufkun mavisine.
Sana dair yazıldı gelecek,
Sana çözüldü hayatın en zor düğümleri,
Koparıldı Bazen de en kör yerinden.
Zaman alır zamanda yol almak,
Zaman dediğin çok ince mevzu,
Her nefeste öldürür, yeniden doğurarak,
Kurdu kuzu yapar, kuzuyu da kuzunun kurdu,
Zamanın elinde zamanın rehin,
Kaderin bir sağ, bir sol elindesin,
Zaman geçmiyor seni düşünmediğim,
Zaman geçmiyor seni düşünmekten.
Yüzyıllık sanki yalnızlığın boyu,
Herşey yolunda çok şükür
Ben de öyle
Bazen dağ taş
Bazen dere
İçimde geziyorum bazen de
Güneş erken batıyor burda
Yaşadıklarımdan öğrendiklerim var
Ağır bedelleri oldu kimilerinin
Öğrendiklerim var yaşatanlardan
Sır dediğin aynanın arkası kadar
Kimilerinin adı bile kalmadı
Tabiatın kanunu bu dolar çoğu boşluklar
Sanıldığından fazla kalabalık yalnızlık
Sarıldığından daha fazla boşluk var hayatında
Yağmurda yalnız başına yürümek varmış
Yağmur hep yukarıdan aşağı değil
Bazen aşşağıdan gökyüzüne yağarmış
Bardaktan boşanırcasına sessizlik varken
Nasıl üşümüşüm ben sana,
Nasıl acıkmışım sorma,
Dün daha iyi anladım,
Evinizin önünden geçtikten sonra.
Yine Tek başıma,
Yine yağmurla, tutunurak anılara,
Zamanın içinde gezer
Anılar ve hayaller
Tatlı koşuşturma içinde sen de
Kapıları geçersin teker teker
Ne kadar yaşarsan yaşa
Bebeksin zamanın kucağında



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!