Demokrasi diye bağıran bürokrasi
Beş kuruş kazanacak diye yarım kuruşa işlettiği kölelerin ayakları tomofilin ardından aşağı salınırken
Nerdesin ?
Nerdesin ekmeğin ununa kimyasal bulaşırken
Söylentiye göre bugün doğum günüm
Bi hesap yaptım gereksizce saydım
Ve doğru söylüyorsa parmaklarım
Yaş otuz sekiz...
AY IŞIĞI GECEYİ KARANLIK DİYE SUÇLAR
BİLMEZ Kİ IŞIĞIYLA GÜNAHINA GİRİYOR
HAK SANIR KABAHATİ KARŞISINDA ARAYAN
Suskun bir susuzluk
gömülmüş Açlık, kurumuş göz yaşlarına
bir vagon düşün
karanlık, iç içe yığılmış bedenler
Bir vagon koyun koyuna koyun değil çocuklar, kadınlar,adamlar, yaşlılar yüzlerce yüz yüzüyor ölümün kollarına
Milyonlarca soru var
İnsana dair hayattan
Asıl soru bir tane
Tek hücre can gibidir
Sırtı tezgaha dayalı kitapçı tezgahı önünde,
Çömelip oturmuş yere eski urba içinde.
Ödünçtü kitap elinde, tartısı ayak önünde.
Eller nasıl umut taşır, on beş yaşında ihtiyar!
"Her seferinde etrafımıza bakarak göz yaşımızı silmek istemedik mi yerden kalkmaya çalışırken? Bazen el verenler de oldu tabii. Onlar da hep sağ elimize uzandı. Halbuki bir bilselerdi, sol tarafımdaki zenginliği reddetmezdim. El vermek istemelerini."
SATTIK GELECEĞİ HAMMA HUMMA PEŞINDE
Baktıkça milletimin düştüğü felakete
Döndüm parmağını ısıran bir deliye
Şan şöhretli tarihten Salya sümük bugüne
Sattık geleceği Hamma humma peşinde
Hayatlar var...
Işıltılı , süslü vitrinler önünde renkli göz yaşıyla boyanmış çeşit çeşit gülen maskeler gibi
cansız ve yalnız
Öyle ki...bedel ödeyene dek sihirli,bedel ödeyene dek paylaşımcı,bedel ödeyene dek ulaşılmaz bakire garantili kerhane pazarı Hayatlar
Hayatlar var...
Işıltılı , süslü vitrinler önünde renkli göz yaşıyla boyanmış çeşit çeşit gülen maskeler gibi
cansız ve yalnız
Öyle ki...bedel ödeyene dek sihirli,bedel ödeyene dek paylaşımcı,bedel ödeyene dek ulaşılmaz bakire garantili kerhane pazarı Hayatlar
Ve Hayatlar Var... hemen arka sokağında
yaşamak için koşul sunulmuş üretmeleri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!