Mustafa Alpaydın Şiirleri - Şair Mustafa ...

Bu aşkı gururun, kibrin mahvetti,
İşvelerin, nazın canıma yetti.
Şuurum reddetti ruh isyan etti.
____Bir daha kapını çalmayacağım,
____ 'Gitme kal' desen de, kalmayacağım.

Ne ağlarsın bülbül bir derdin mi var
Ömür mü tükenir zamanın mı dar
Hasret mi çektirir o vicdansız yar
Vefasıza gönül bağlama bülbül.

Her seherde bülbül figan edersin

Dökülen her yaprakta yaşarım yılgınlığı
Seni çoktan affettim unuttum kırgınlığı
Yaralı yüreğimden yok ettim dargınlığı
Hazan mevsimindeyiz vuslat mahşere kaldı.

___ Ağlamadım birtanem bak yağmur çiseliyor

Hüzünlü bir şarkı söylüyor yıllar
Hasretin harından sararmış gibi
Uzayıp giden o bitmeyen yollar
Gönül hesabını sorarmış gibi.

Kızıla bürünür bulutun rengi

Nereden başlasam nasıl söylesem
Sevdalar yaşanır anlatılmaz ki!
Dostlara sevdamla küskünüm desem
Bu gönül sırrıdır paylaşılmaz ki!

Bir yudum sevgiye kalbimi verdim

Vadinde durabilmek söze sadık kalmaktır
Ahde vefalı olmak vadinden caymamaktır
Adil hareket edip doğru yolu bulmaktır
Sözünde durmayana ahde vefasız derler.

Ahid, akit demektir kısaca sözleşmektir

Sende buldum sevdayı sen öğrettin sevmeyi
Sevdalanmazdan evvel bilmezdim kelimeyi
Şimdi çok seviyorum sana 'Aşkım' demeyi
Ben sana sevdalıyım senden ayrılmam Aşkım.

Seninle tanışmadan sevmek nedir bilmezdim

Sevda yüklü gemim çıkar yollara
Rotası değişmez hüzün adası
Mendiller sallanır yavuklulara
Her gün tazelenir gönül yarası.

Gemim sevgi dolu hasret kokulu

Misk-i amber kokan gül bahçesinde
Güle sevdalanmış bülbül sesinde
Sensiz geçen ömrün her gecesinde
Gönül hüzne dalar bedbaht olurum

Gündüz hayaldesin geceler düşde

Bu akşam hardayım bekletme beni
Yokluğunda hicran sarar bedeni
Bilirsin gönülden özlerim seni
Yar, dünkü vakitten biraz erken gel.

Kınalı ellerin ver ellerime