Mustafa Alpaydın Şiirleri - Şair Mustafa ...

Sanal bir aşktır bu sırrı bilinmez
Eğer vuslat yoksa gerçeğe dönmez
Kalbim kan ağlıyor gözyaşım dinmez
Bilesin son sözüm ismin olacak.

Ben senin adını sevdam koymuştum

Yürektedir yeri biraz derince
Dostluk sır kapısı sırattan ince
Samimiyet gelir her şeyden önce
Kadim dostlarıma can feda olsun.

Düşmanından önce dostunu tanı

Hangi ele kaçsam senden
Gölgen geldi hep peşimden
Bu hayatın gidişinden
İnanın ki korkar oldum

Çilem bir türlü bitmiyor

Sendedir dermanım sensin ilacım
Şifa bulmak için sana muhtacım
Ben sana aşığım sevdan baştacım
Vuslata gururun engel oluyor.

Gözlerin eladır hilaldir kaşın

Üzülmüyorum sevdam sensiz de dünyam döner
Taş basarım bağrıma acılar elbet diner
Giden gitsin diyorum bu yangın bir gün söner
Gündüzüm girdap olur hüzün geceyi bekler.

Arabacı, arabacı
Ayrılık ölümden acı
Çare değil kardeş, bacı
Sür atları arabacı.

Tabipler derdimi bilmez

Salınarak gezinirdin hayran idim tavrına
Gönül bahçemde yerin kurulmuşsun tahtına
Seni bana versin diye çok yalvardım anana
Sevgim artık kine döndü üzülürüm çabama.

Pasta küçük olmuş dedin nişanda surat astın

Ben sevda sokağını bilki mesken tutmuşum
Geceler bitmez burda uykuyu unutmuşum
Dostlarım anlattılar akşam yine dutmuşum
Alevlenmiş yüreğim sevdanla kavrulmuşum.

Yüz yıl ömrüm olsaydı yüzyıl seni severdim

Alevlenir yüreğim sana hasret doluyum
Yetmedi mi çektiğim bende Allah kuluyum
Cezam müebbet benim ben sevda mahkumuyum
Eğer sevmek suç ise sana özür borçluyum.

Her akşam meyhanede tükenecek bu ömür

Efkarlanma deli gönül vurma kendin yerden yere
İstanbul'dan yar sevmişsin gözün görmez elin ere
Aranızda neler yok ki uzun yollar azgın dere
Kış bitmeli yaz gelmeli karlı dağlar geçit vere.

Sabır nedir bilmezmisin metanetli olmalısın