Fecrin beyaz gölgesi düştü
Sultan-ı Eyüpte bir cân düştü
Sonsuzluk deryasında boğulan
Bir cândı, cânâna düştü
Ey Mahmud-u Ekber-î Hüdây-î
Üsküdârın meskeni Hüdayi
Biz sizsiz ne'yleriz
Hüdâya döndük Hüdayî
Eyüpte bir pâk-i Enver-î
Enveri olaydık keşki Enverin
El hayy ve kayyum Rabbî
Sen Enverîsin, Enverisîn, Enverî
Abdulehad Nuri aldı icazeti
Şehrin halkı ona, İstanbul'un gavsı dedi
Söz ola ki : Ârifi, Arif bilir
Onun ki hocası Şemsettin Sivasi
Sümbül Sinan Efendi
Halka istikamet ettirdi
Efendisi oldunuz tebâânın
Hakka meftun Merkez Efendi
İstanbulda kalmadı vefâ
Ancak bir vefâ var vefa'da
Şefaat etsin bize müçtebâ
Ey, Sultan-ı hazret, Ebu'l Vefâ
Ey, Mehmed-i Emin Tokadî
Hocanızdır sizin Ahmedi Cüryanî
Ve onun hocası İmâmı Rabbanî
Bunların hürmetine şefaat Ya Rabbî
Karacaahmede giderken var daha bir velî
O Velî ki, Bağdatlı Abdülfettah-ı Akri
Varınca İslambol'a, halk sohbetine akın etti
O öyle bir zât ki, Mevlâna Halid talebesi
Beşiktaşlı Yahyâ ve Dergah-ı Kaşgari
Zenbilli Ali ve Ebussuud Efendi
Karabaş Ali, Hasan Ünsi, Muradı Münzevi
Bu Zevât-ı Kiram, Kebir-i İnsan Ya Rabbi
hicret ettiler şarktan, geldi birkaç kişi
İçlerinden birisi de âlemin incisi
Sülale-i Tâhireden, zamanın ârifi
Üstün hâl, kemâlat, ve kerametler sahibi
İsmidir onun Abdülhakim Arvasi
Ve o mübarek, seçti bir seçilmişi
Lofçadan gelmiş, Eyüplü Hüseyin Hilmi
İlmi ile ettiği tebliği Hüseyin Hilmi
Onların ilmi ve hilmi ile süsle bizi ya Rabbi
Ve ardından gelenler onların mümessili
Enver bin Nazif, Mücahid bin Enverî
Onların ziyası ile, çoğaldı en nihayeti
Işığı her yere yaydı, Hakikat Kitabevî!
Kayıt Tarihi : 17.12.2021 11:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!