Müsade Özdemir Şiirleri - Şair Müsade Öz ...

1967... Elazığ
SELAM OLSUN
Selam olsun benden asil dostlara
Gönül bağbanından güllere selam.
Ana,baba,bacı, kırgın küslere,
Lokmanca yetişen ellere selam
Tatlı söyler şair, bazan dert söyler.
Hepsi pırıl pırıl, hanımlar beyler.
Bakış Yunuscaysa, daha ne eyler,
Bülbülle ötüşen dillere selam.
Dostlarım riyadır, dostlar pazarı.
Yiğidi öldüren haset nazarı.
Şairden şiire yorum yazarı,
Hak için köz olan kullara selam.
Duysun da dostlarım,duysun sevinsin
Tüllensin bakışlar, me ...

Müsade Özdemir

sedir kokulu
kırbaçlar şaklardı uykularında
şahlanırdı atlar
geçerlerdi şeytan çarkından

kara kaftan al kumaş

Devamını Oku
Müsade Özdemir

yaşamaktan korkmayacaksın derdi babam
sessiz sessiz yudumlayacaksın acıyı
yaşlı anaları kadar Anadolu’nun çilekeş olacaksın
katlayıp koyacaksın gözyaşını mendiline
sızlanmayacaksın

Devamını Oku
Müsade Özdemir

bir yaz sıcağının tenime dokunuşu
yaralı yüreğim kadar yakar mı
bulutun yağmura kara sevdası
gözlerimdeki sevda kadar akar mı
her dem hasretindeyim
bu yürek, candan gitmek üzere

Devamını Oku
Müsade Özdemir

Büyük ölülere yas gerekmez,
fikirlerine bağlılık gerekir.
M.K.Atatürk

Siren sesleri kesişirken kulaklarının dibinde; tüylerin diken diken olur, dizlerinin dermanı kesilir.
O anlamsız- melodisiz titreşimin rezonansıyla ruh ve beden; yaşanmamış yılların olmazını olur yapan,

Devamını Oku
Müsade Özdemir

onlar
aşktan
ve dostluktan vazgeçmeyen
lehçesi meneviş kokulu akçakavaklardı
nasırlaşmış ellerinde hayatın
kırılmış dal uçlarını emzirmeye çalışıyorlardı

Devamını Oku
Müsade Özdemir

pusulayı şaşırmış
dümensiz-yelkensiz çırpınmaktan
pervanen misali dönüp durmaktan yoruldum

yorgunum sevdiceğim
bir adım daha gidemeyecek

Devamını Oku
Müsade Özdemir

akar zerdali yaprağında sonbahar
dalgalar döver kumsalı
bir gemi yara alır
gelir akrabalar, dostlar gelir
odalar bir dolar bir boşalır

Devamını Oku
Müsade Özdemir

zehirli bir ırmağın günden güne besleyip doyurduğu bir karanlık
bu karanlıktan çıkıp
güneşin öpücüğüyle çiçeklenip yemişe duracak gücü kendinde bulamayan
karanlığın derinliklerinde sonu gelmez bir kuluçkaya yatmaya yazgılı
ürpertilerle kaynaşan
içlerindeki yaşam içgüdüsünü uyandırmayan

Devamını Oku
Müsade Özdemir

bir sonbahar çiçeği kadar bitkin
ayrılık türküsü kadar yalnız
imkansız aşklar kadar acılı
öyle sancılı bir hayat

dokuz ay, dokuz saat, dokuz dakikanın

Devamını Oku
Müsade Özdemir

Yaptıklarımız ve yapacaklarımız belliydi:
Aynı şarkıyı söylemek, aynı bakkaldan ekmek almak, aynı topun peşinden koşturmak ve okul zamanı aynı sıralarda yan yana oturmak.
Ha bir de; yüzü asık, göbeği sarkık, eli sopalı Mehmet amcanın bahçesinden pembe güller çalmak.
Kin, nefret, korku nedir bilmezdik. Gök gürültüsünden ve karanlıktan korkmaktan başka derdimiz yoktu.

Sabahın ilk ışıklarıyla her sokaktan sesleri birbirine benzer ıslıklarıyla, yüzleri birbirine benzer çocuklardık. Biz sadece isimlerimizi bilirdik, cisimlerimizden habersiz.

Devamını Oku