İstanbul tutulmuşluğum benim.
İstanbul “kara sevdam! ”
Şahidim,
Her belaya bulaştığıma.
Yataklığım,
Suç ortağım İstanbul..
Hala uçurtma uçuruyor yüreğim,
Uçurtmam bulutlarda,yalnız..
Ellerim gökkuşağı misketlerde,
Dizlerim tozlu.
Hala oynadığım toplar komşuların camını kırıyor,
Kırıkları ellerimi kanatıyor,
Ansızın,
Karanlığın içinden çıkageldi ışık.
Süzülüverdi gönül penceremden,
Tenimi aydınlatırken
Kuşluğun en güzel vakti.
Sonra,
Ne düşüm uyanık,
Ne gerçeğim uyumakta..
Gecem kör,
Gecem kararmakta
Bir el uzanır omzuma,
Okşar düşümü uzaklardan..
Kocaman sıfırım ben,
İçi boş, çevresi duvar..
Ne içine girilen
Ne içinden çıkılan.
Sıfırım ben...
Hiç değeri olmayan
Kime dokunsam elimde kaldı yüreği
Gözleri içime aktı..
Dudaklarım sessiz,dondu….
Sus …
Kime dokunsam yaralı,
Anlatsa yarım sevdalarda,
Hayatıma intihar süsü verdim.
Yaşadım çılgınca uçurumlarda,
Sonsuzluğa uçarak…
Vurdum yüreğimi bir çıkmazda
Tam orta yerinden…
Ellerimi gözyaşımla yıkadım tenhalarda,
Her şey almış başını gidiyor,
Her şey ateş pahası …
Satışlar tavana vurmuş,
Adamlık tabanda durmuş.
Her şey almış başını gidiyor,
Her şey göz boyaması.
Karanlıkta,
Bir tenhada terket beni.
Sevgimiz bile görmesin ayrılığı..
Bakamam yüzüne yüreğimin bir daha,
Kör ederim gönül gözümü…
Bir tenhada bırak beni,
Yolları “Siz”le uzattık,
Hiç “Biz” e gelemedik.
Oturup “Sen” diyerek,
Bir yudum çay içemedik…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!