Baba’dır, evin direği
Sanmayın, taş’dan yüreği
İnsan doğası, gereği
Babalar da ağlarlar.
Anaların yeri, başka
Arayan; her şeyi, sende arasın
Alamadım, dertlerimin darasın
Sabredip de, gülenlerin sırasın
Ellere verdin de; ben istemem mi?
Sırat’ın; uzundur, incedir kıldan
Gözümde türüyor, şu bizim eller
Bahar geldi; yine, açıldı güller
Yarinen bir olup, gezdiğim yerler
Bekleyin beni de, birgün; gelirim.
Hasret ile; gizli, gizli ağlarım
Dur hele be, gözün sevdiğim dostum
Şu telaşı bırak, biraz dur hele.
Öfkeyle kalkan, zararla oturur
Doğru mu, yanlış mı? Dur da, sor hele.
İnsanız; insanda her kusur olur
Kimine; dert verir, kimine para
Kimine; onulmaz, derin bir yara.
Kimi de; uğraşır, yarayı sara
Kadir Mevlam; saranlardan eylesin.
Kimi; korkusundan veremez karar
Şebinkarahisar, yıkıla kalen
Toprağın, taşındır aklımı alan
Sitemimi anlar gurbette olan
Bahtı kara; kendi, ak Karahisar.
Bağına, bahçene olayım kurban
Kelkit çayı kenarında gezersin
Kız sen ne yedinde, böyle güzelsin?
Hem şirin, hem tatlı, hem de özelsin
Dikilip karşında; durasım gelir.
Ayağını; suya salma, üşürsün
Bilmem, ne sanırsın beni
Sevmem, mümkün değil seni
Tuzlayım da, kokma e mi?
Sana mı kaldım, güzelim?
Sana mı kaldım?
Nazara mı geldik, göze mi geldik?
Susmaya mı geldik, söze mi geldik?
Bir meçhule doğru götürüyorlar
Tepeye mi geldik, düze mi geldik?
Dinleyin kardeşler, dinleyin canlar
Kamil olan, gönül kırmaz
Hata varsa, yüze vurmaz
Hata, tek taraflı olmaz
Sende de var, bende de var.
Seni, her şeyinle sevdim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!