BİZ ANADOLU KADINIYIZ
Tan yeri ağarmaya başlamadan,
Düşeriz yollara.
Dağ bayır,Ova çayır odun davar hep bize bakar.
Hiç te gocunmayız, çünkü biz kalifiye ırgatlarız.
Bir çocuk masumiyeti var gözlerinde.
Gönül sahillerime sensizlik vurdu
Bir rüzgar ki sürükler hasret körfezine,
Saatler yeniden vuslatta durdu.
Hey aşk ne olursun dur bir dinle!
Bir bekle hele ne bu acele nereye böyle?
Bırak beni sürükleme ardından,
İzin ver soluklanayım yüreğine takılmadan.
Habersiz geldin dayandın gönül pencereme.
Bundan sonra;
Akşam rehavet çöktüğü saatlerde,
Eflatun gün batımları,
Koparır beni benden.
Avuçlarıma üç beş dert alırım
Bir tutam hüzün,biraz göz yaşı,
Hepsini saklarım sol yanıma.
Aşk Öldü! Başın Sağ Olsun…
Sensizliğin sesini kısıyorum,
Derinden gelen iniltiler tırmalıyor kulağımı,
Bir köşede can çekişiyor aşk…
Kapı aralığından göz ucu sevmelerine
Usulca ses yapmadan ayrıl canımdan.
Bu son sabah son uyanışım,
Son kalkışın yanımdan.
Üzülmüyorum yalnızlığıma
Alışmak zor olacak bel ki,
Yalnızlığım ben kadar yakın bana.
Ne kadar da mutluyduk değil mi?
Gidiyorum dedin ya; ta şurama bir balyoz indi!
kırıp döküldü sol yanım!
Kıl payı kaçırdık mutluluğu…
Aşkın çıkmazlarında çırak sevgi,
Beyaz sayfaya işlenemedi.
Bu gece uyku dönek yok ikimize de,
Şirin’ce Ferhat’ça hoyrat hayaller kuralım sabaha dek.
Kahvaltımız olsun seherde, tan yerine iki mektup.
Bir demet çiçek sevgiliden gelen
Ama hercai olmasın.
Kokulu ucu yanık bir mendil çıksın mektuptan
GÖNLÜMÜN MESAİSİ
Yedi kırkbeş İstanbul vapuru gibi,
Bu günde başladı gönlümün mesaisi.
Bahar yorgunluğumu,
Uyku mahmurluğumu,
DOĞDUĞUM ŞEHİR
Bir başkadır yazları,
Sonbaharı ve kışları,
Esmeri sarışınları
Ceylan gibidir köyümün kızları.
Kışın evlerinin buzludur damları
Meraba. Ben şiir yazdığını bilmiyodum. gerçekten başarılı buldum. tekrar tekrar tebrik ederim :)