İSTANBUL
İki kıtanın kavşağısın
Dünyanın ay ışığısın
Hayatın ta kendisi
Duyguların aşığısın
Bir kuşun kagasında
küçük bir buğdayım
beni yavrusuna götürüyor
orada ona yem olacağım
o yavrunun midesinde
eriyip onun
KADER DİYEBİLİRİM
Alın yazımmış benim, yürekliyim de desem
Sensizliğe ten oldum, kader diyebilirim.
Ölürcesine seven, yürek yorgun da desem
Kalbime akan oldun, kader diyebilirim.
KALBİM AĞLASIN
Yokluğuna ben değil, sevda gülüm,
Güzelliğini göremeyen, kalbim ağlasın.
Sensizlik yüreklerde, en büyük ölüm,
Yüzüne bakamayan, kalbim ağlasın.
Eh yine yürüyorum usul usul
üzerinde kaldırım taşlarının
sen yoksun yanımda yine
gözlerim dalıyor kaldırım taşlarına
ayaklarımın ucunda
bir bir geride kalıyor
Fırtınanın esiri kar taneleri
bir o tarafa bir bu tarafa uçuşurken
saçlarıma dokunanları
ellerimle okşarken
sen gelirsin aklıma
kar taneleri parmaklarımın
Gönlüme sevgi tohumlarını ekişini
Sonra karşıma geçip gülümseyişini
Düşünüyorumda beni ilk etkileyişini
Ne hallere soktu bizi karasevda
Niceleri kana kana içti bu pınardan
GÖZYAŞLARIM NERDESİN
Beni ben yapan değerler size soruyorum
Hani otururda ufka dalardık ya
gözlerimizi tam acmadan
bakardık uzaklara
acamazdık zaten ufkun aydınlığından,
yol bulur giderdi ruhumun derinliklerine
duygularım senle kol kola
Masmavi gökyüzü pürüzsüz
güneşin ışıkları okşuyor etrafı
bir el bir kol var sen yoksun
hayalim geciyor gözümden
dilimden dökülen kelimeler
sensiz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!