Behey kara vicdanlı evlat / ne istedin anandan
Hiç mi korkmadın seni yaratandan
Beli bükülmüş üstelik yaşlanmış
Ah evlat ah!
Bilmez misin?
Gözlerim bulut bulut
Olmadan ara beni
İçimdeki son umut
Solmadan ara beni
Ara beni sor beni
Ey sevgili ! yüreğin varsa
Bir kalem al eline,bir de kağıt
Önce bir ağaç çiz,
Tüm sarı yapraklarını yere dökmüş...
Sonra bir çocuk çiz,
Üstü başı yırtık
Arkadaşım hayvanları çok severdi
Hafızamda kaldığına göre / ara sıra
Evde kedi beslediğinden bahsederdi
Doğrusu pek te ilgimi çekmezdi
Ta ki sosyal medyada resmini paylaşıncaya kadar
Bu bir gerçek hikayedir lütfen dinlesene birader
Yıl bin sekiz yüz seksen bir, Mayıs’ın on dokuzunda
Tarihi Selanik’in Kocakasım Mahallesi’nde
Başlayınca eşinin sancısı Ali Rıza Bey’i,
Dışarı çıkardılar evden mekân tuttu bahçeyi
Yıl bin sekiz yüz seksen bir, Mayıs’ın on dokuzunda
Tarihi Selanik’in Kocakasım Mahallesi’nde
Eşinin sancısı başlayınca Ali Rıza Bey’i,
Evden dışarı çıkardılar, mekân tuttu bahçeyi
Sen yapabilirsin deseydin bana
Her şeyden önce güvenseydin bana
Yapacaktım hem de en iyisini
Bir de o zaman görseydin beni
Nedir bu? İki de bir balkona çıkıyorsun
Bir şey yapmasan da dikkat çekiyorsun
Bu dizelerim uyarıdır / balkondaki geline
Konuşup duruyorsun/ telefonu almış eline
Üstüne bir de sigara yakıyorsun
Hasta olmayınca anlatmasi kolay
Korona gündemi terketmeyen olay
Medenî dünyanın başının belâsı
Uzaktan hoş gelir kulağa şakası
Dün seni yolda gördüm yasaklı gülüm
Hatırlamıyorum
Bir pervane gibi etrafında kaç kez döndüm
Bana selam vermesen de
Halimi hatırımı sormasan da
Gücenmedim gücenemezdim sana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!