Şafak vaktini sabah sayardın hep
Güneş yüzünü gösterdimi bir kere,
Öğlen olmuş demekti nasırlı ellere
Atalarından kalan bu miras sende.
Hazır olurdu tam tekmil seher vaktinde
Salıvermişsin bitimsiz acıları
Kükrediğin alevlerle yine
Koşturduğun onca yürek
Haber bekler sessizce
Bir yanımız umut ararken
Ben bacalardan çıkan dumanlarıda
Haykırışlar nasıldı onlarıda unuttum
Unuttum kavrulup köz olduğunuzu
O facia GRUZU muydu adını bile unuttum
Birden dumanlar yükselmişti
Güneş geçirmiş boynuna ilmiği
Işınlar Arap saçı
Duygular sere serpe yerlerde
Kara giyitli cellat
Neyi beklemekte
Gül yüzlü hayaller
Açmaların tepelerinde
Kara sabanın sürdüğü son evlekte
Kah öküz çekmekte kah öğrendire ile
Su taşımak yemek getirmek işinde
İşin en canalıcı yerinde
Oyun oynamak için izin istediğimde
Çamurlu yollarda bata çıka okul yolunda
Coşkuları vardı yeni doğmuşlardı daha
Avukat öğretmen doktor olunacaktı ya
Söylemeselerde dilekleri vardı umutsuzca
Kara saban ardında gün boyu tarlalarda
Ümitler biterdi hep
Döşenirdi yollara
Mor menekşeler açtımı
Yeşeren umutları
Kim tutardı bir daha.
Önünde ilk mektebi vardı
Haykır çocuk haykır; yakışır sana
Gülmek, ağlamak, nara atmakta
Henüz kirlenmemiş yüreğinle
Çok şey hatırlatırsın insanlara.
Masumiyetin en esaslısını mesela
O koca gövdeyi
Cefakar yüreği
Küçültmüşler, küçültmüşler
Küçük bir cisimde
Biçimlendirmişler nedense.
Elinde minnacık bir feneri
Nur düşmüş alnına
Bakmaya kıyamadığım
Belliymiş yüzünden
Şehadede ereceğin dünden
Değerinin ölçülemediği
Evet insana keşke seneler önceki durum hiç değişmeseydi olmasaydı şu teknoloji meknoloji dedirtecek dizeler tebrikler efendim
Allah böyle acılar göstermesin birdaha. Dmuyarlı yüreğinize sağlık