Güneş batsın istemiyor, bu gönlüm
Aydınlıkta geçsin, isterim ömrüm
Karanlık bana olur, sanki zulüm
Bütün dertler azar, gece olunca
Hasta bile, gündüz daha iyidir
Kapılıp gitmişsin, aşk rüzgârına
Canını vermişsin onun uğruna
Her şeye boş verip, basmış bağrına
Keşke demiyorum ama değmezmiş
Hayal dünyasında, aklı tutulmuş
Eylül doksan altı, bir güneş doğdu
Tosunum benim, mutluluğa boğdu
Kırmızı bedeni, gözleri buğu
Serhat’ım Dünya’ya, merhaba dedi
Serhat beldemizden aldı ismini
Büyüdüm şiir yazıyorum artık, senden öğrendim bunu da
Anlıyorum şu zamanlar seni, hep haklıydın her konuda
Bana öğrettiğin gibi, dimdik yürüyorum yolumda
Ama hep isterim seni, bekle benim başucumda
Mutluluk, huzur, güven hepsi senin kollarında
Gidişin zamansız çok çabuk oldu
İçim kan ağladı gözlerim doldu
Kalbim atmaz oldu benzim de soldu
Hepsinden zormuş kardeş acısı
Doktor çağırınca koşarak geldim
Yaktın içimizi gururlu adam
Maden ocakları sana oldu dam
Bütün Türkiye’yi inan sardı gam
Kömürden ekmek, aldı birçok can
Elindeki karaya kurban olayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!