Sanki kazık çakacağız, hayata
İnsanoğlu bu, alışmış rahata
Düşünmez geriyi, hep yapar hata
Dünya malı için, çalıp çırparsın
Günler sayılıdır, çok çabuk geçer
Kendine sor, yaşamak mı, ölmek mi zor?
Daha anne karnında, boğuşursun hayatla
El kadar bedenle, ağlayarak doğarsın
Çevrendeki herkesi, mutluluğa boğarsın
Başlamıştır meşakkat, aldığın ilk nefesle
Yasaların ne hükmü olurdu ki
Herkes adil olabilseydi eğer
Kin, nefret diye bir şey tanımazdık
Paranın hükmü olmasaydı eğer
Fakirlik diye bir şey kalmazdı ki
Arkadaş insanın aynası olur
Eğriyi, doğruyu onunla bulur
Seçim yanlış ise ah edip durur
İş işten geçer, dizine vurur
Arkadaşına bakar, seni yargılar
Resulüllah’ın ayından bir gece
Bir geceki bu gece, açıktır kapılar
Rahmet yağar her biri çok yüce
Cennetine çağırır herkesi ince, ince
Şaban ayının on beşi gecesi berattır
Sakın, sakın dersimi aldım deme
Mektepler bitirdin, kimseyi yerme
Mastır yapsan da boş kendini övme
Hayat okulunda okumadıkça
Tecrübe en iyi öğretmen sana
Gezegen ve yıldızların evisin
Gece ay doğunca ayrı güzelsin
Kuyruklu yıldızınla çok özelsin
Çözülemez gizemlerin gökyüzü
Berrak gecelerin hayran bırakır
Aşk acıdır, acıtmıyorsa aşk değildir
Hiçbir şeye benzemez, tek ve özeldir
Aklın işlemez olur, mantık ise dar
Unutmak yoktur, alışmak var
Hem kahırdan öldürür, hem de hoştur
On bir ayın sultanı, gönüllerin baş tacı
Nefsimizin sınavı, bedenimizin ilacı
Ruhumuzun süzgeci, sabrımızın imleci
Bereket, bolluk ayı, Mübareksin Ramazan
Kötülükler yok olur, insanlar huzur bulur
Anne Karnında sardı heyecanın
Kıpır, kıpır oynar minicik canın
Aklıma nakşetti senin her anın
Canımdan öte cansın, ilk göz ağrım
Öğrendim kız olacakmışsın bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!