Müebbete Mahrummesken Şiiri - Seyfi Karaca

Bodur
Güdük
Fodul
Kıytırık
Kargo servislerle kayıt dışına taşınmazlar toplamındaki
Risk..
Kimi yerde korkutucu
Ürkütücü
Şaşırtıcı
Dehşet
Afet
Baskın
Afal
Gördüğü rüyayı hayra yormaya takılıp durmaksızın kendi gölgesini izler gibi güne aykırı
Süreye medet mühlet
Sese insana ve ışığa tersin tersi ve şapşal, kimi yerde büyük risktir
Çamur çaylakçan
Çarpım tablosuna dahi sığmayan her bir şeyi birbirine karıştırıp içinden çıkılmaz hale getiren
Cürümü çapı çerçevesi kırık cümleler arasına sıkışmış parantez çöplüğünün
Kostümü rövanşist, faturası ağır, kılıfı dengesi darası kirli pasaklı lafların imajı bozuk olan ünlemdeki geçmişini gelmişini
Koparılan bağırtılara kulp takıp zincir ve kayış takviyesi yaparak
Karlı kışlı ayaza soğuğa sürgün gittikçe
Kendini kendinden saklı gizli sokağa çıkaran her insan bıktım bunaldım burası sert yamaç
Zirve zeban
Alçağa düşüş ve sarpa zindanmış şikayetine damardan kazınmış küflü işaretlerle
Kötü görünüyorsun ordan be dünya artık çarşı tezgah çekilmez oldu, şurama geldi, gırtlağa çöktü dayandı
Diyenlerin hurdası hacizisin sanki
Bu ne biçim kasırga
Bu nasıl Kıyamet derken
İştirak halinde topluca
Parça parça parakende matemin kabusun ve ölümün naaşını bıraktığı yerler yunsa yıkansa dahi
Karanlığa gömülmüş simsiyahlarla ayini ağıdı ve töreni hiç bitmeyen faili meçhul..
Kulp takarak
Kuyruk sallayarak
Kargaşadan
Karmaşadan
Ur iltihabından
Kist kütlesine
Kiri gürültüyü güdükleşmeyi ve her türlü kötülüğü tek tip kargodan mikro ihtiyacın
Makro plansızlığına kendini torpidodan pazarlayan tenezzül ve teveccüh
İşin dış görünüşünü ve iç yüzünü dünyaya ters yüz ederek
Oldu bittiye getirilen davalık noterlik oluncaya kadarkilerle sefilliğe çırak veya çorak çıkmanın en kolay cinsiyle portreleştiği
Bu şeye benziyor..
Uluslararası bilinen tanınan sinemacı sanatçı veya müzik gruplarının bol sükseli galalı ödüllü ışıltılı animasyonlu renkli cakalı görsellerindeki tezgahın arka fonlarında ne kadar humanist olduklarını reklam eden ordan burdan ve en çok da afrikalıdan seçtiklerini aksesuar olarak kullandıkları gibi
Ayazda
Boranda
Karda kışta yağışta
Sırtında daha nya dokusu dert tasa kasabat ve karabet yüklü ömür torbasıyla ören bir kasaba gibi
Sokaklar ortasında
Kurusun diye elbisesi yağmura serilmiş
Vakti cağı sönmüş, bucağı yitikler kovalayan Uzun bir yol kıvrımının
En yeni şarkıma ıslık çaldım hele bi duyun görün dinleyin diyerek bagırtıpı gitara asılan Sting falan fişman)
Kötü kötü öksürüp içerisindekilerle söyleniyor kupkuru ayaz
Sazlıkların bir o yana bir bu yana ırgalandığı
Saksı çiçekleri titreşiyor üşümüş buymuşluğun buz saçağında ve balkonlar arastasından
Bu yitik bahçenin darmadağınık kış demine kurulmuş oturmuş buğusu tüten çay keyfine öfke kabartıyor
Fırça çekiyor
Asit ve kül rengini kusuyor
Zıkkım doğruyor
Can sıkıyor tabiatı ve dünyayı üzüyor örseliyor ve ahmağa soslu tabut satarak zaman öldürüp harcıyor
Cehennemin dibine kadar gidesi var sanki, herkes birbirine mahşeri kalabalıklarla bağlı zincirli sen sen olcaksan eğer
Lamı cimi yok bunun çek insana çıkar kendini
Çık o yoldan
Çık….!

Ocak/25