hey yüreğimin yanık türküsü
kalbimi parçalayarak derinlere sızan
yaşadığım yıllara zorlara zorluklara
düşe kalka yaşlandığım yıllara
elimde kalan kırık dallarla
yıkıldığım bir yağmur damlasıyla
Özlemin, yağmur sonrası,
Kokular bıraktı yüreğimde,
Gidişin, sağnak sağnak,
Silip süpürdü, ne varsa geride...
Yağmur sonrası kokular içinde...
Yağacak geceme,
hüzün kokan geceleri
haylaz gözlerinin gülümseyişlerini
unutamam
zaman dizilir yutkunuşlarıma
yaşamlar…
hiç sevdin mi sen delicesine?
onsuzluğun acısını duydun mu ta yüreğinde?
dostlarından koptun mu onlu düşüncelerle?
yalvardın mı yaradana onu sevmemek için?
kelimeler suratına indi mi tokat gibi?
yağmur arkası ıslak toprak kokusu
yüreğime yağan damlalar durmuş
üşüyorum
yüreğimin yarısı yırtılmış
sancısı güze ağır düşüyor
ağlıyorum
sen gittikten sonra gün günlerce yoktu
gece ne zaman başladı, ne zaman bitti
onu anlamak çok zordu
bilsen bunları yaşamak
uyanılmayan kabustu
soysuzlar hücum etti duymadık
gider namus, gider iman yazık!
görmez göz, görse de Allah’ tan bilir
gerici diyorlar farzlara uyanlara
ağlayan yürektir yanlızlığa akışa
seninle güzeldi dökülen yapraklar
küçük bir dünyaydı tarihden uzak
kalandım aşkın ortasında
gidendin dilinde bir türkü
ölgün hüzünlerin hazan yapraklarına tutunmuş
iki güvercin
yıldızlar kayar yaşlı gözlerin ılgınlığında
çöreklenmiş sinsi ölümcüllükler
ıssızlanmış yolların ışıksız odalarına
Geceyi örter üstüne
umarsız ayak sesleri
pencereler ışıksız
üşürüm sırılsıklam
tanırım yokluğunu
şair şiirleri tamamen düşünerek ve çok üstünde durmuş sanırım hiç bir şiirinde herhangi bir yanılma yanlış yazma şiirde bir değişiklik karıştırma yapılmamış şair gelçekten şiirlerinin üstünde durmuş yani hemen iki kelimeyi birleştirip şiir yapmamış ciddi ve anlamlı şiirleri yazmış tebrikler