kan kırmızı güller ektim
hani bilirsin ya bahçemi
gün batımı yanına
hani bilirsin o yanını bahçemin
seninle baktığımız yöne denk
hem gidip de gelmediğin
ruhumla bedenim arasında
ne kavgalar yaşadım
kendimle küstüm kendimle barıştım
göz bebeğimdin sana toz kondurmadım
kırılgandım incecik bir sızıntıyla
elinde olmalı kalbin
ve kalbine dokunmalısın
sevdiğinin
meydan okuyarak zamana
sarmalısın
asla bırakmamacasına
yanılgımıdır
yanmakmıdır
bilinmez
bildiğim
sensizliğe denkliği zamanın
zamanki
yollar ırak
uzuyor bakışlar
ulaşmıyor sözcükler
düşüyor düşler
hayaller kurulan
sevdiceğe
kalbi kırık bir çiğ tanesi
ne kadar hüzün varsa onda
kırılır umudun dalları
paylaştıkca yüreği olmıyanlarla
don tutar yapraklar
geceyi kuşanırsın
Yakıcı bir alev hüznü
giderken konuşulanlar
sabah uyanışlarda şişik gözlerdeki sancı
git artık yoksa aşk incinecek
git bilirim yağmurlarda dinecek
iki yaşam bir soluk
silik bir azap
cansuyum iki kadeh mey
usulca karışıyor
yalnızlığıma yalnızlığın
isteseydin
seninle gökleri aydınlatırdık
turnalara yetişirdik her göç
volkanlarda alev olurduk
değiştirirdi gecenin rengini
geceyi dinlendirir
gariban yağmurlar
kirpiğinden hasret damlar
dökülür yanaklardan
uykunun yasak olduğu vakitler
geceyi dinler uzun susmalar
şair şiirleri tamamen düşünerek ve çok üstünde durmuş sanırım hiç bir şiirinde herhangi bir yanılma yanlış yazma şiirde bir değişiklik karıştırma yapılmamış şair gelçekten şiirlerinin üstünde durmuş yani hemen iki kelimeyi birleştirip şiir yapmamış ciddi ve anlamlı şiirleri yazmış tebrikler