Dünya dönüyor ya, değişim bu demek...
Mezalim, soykırım olmuş! Vay başıma! ..
Neneler, dedeler hayatta olsaydı aynen böyle derdi.
Çünkü biz onların anlattıkları 'Ermeni Mezalimi' acı dolu anılarıyla büyüdük. Onların tahsili, ileriye dönük öngörüleri yoktu. Onlar birer cahil köy piri fanileriydiler. Asır sonrasının olacaklarını yorumlayıp ona göre siyasi düşünce, manevra üretecek birikimleri, bilgi ve siyasetleri yoktu onların. -Yapması gerekenler ise akıl edemediler yıllar yılı.-
Onlardan dinlediklerimle lise döneminde yazdığım kompozisyonu edebiyat öğretmenimiz Ü.Seyis sınıfta iki kez okumuş. Her ikisinde de sesi titremiş, gözleri dolu dolu olmuştu. Sınıfı ürkütücü bir sessizlik kaplamıştı. Ahırlara doldurulup, üstleri otla kapatıldıktan sonra üzerine günlerdir aç bırakılan mandalar salınarak çiğnetilip canları işkenceyle alınan insanlar... Yakılan yıkılan evler, hamile karınları süngülerle deşilerek, daha ışığı görmemiş, günah nedir, bedel nedir bilmeden yaşam hakkı anasıyla birlikte elinden alınan bebeler… Beşiğinde uyurken, belki acıktığı için, belki bir nedenle bu mezalimi sezinleyip ona isyan ettiğini haykırırcasına ağladığından süngülerle direklere çakılan-asılan bebeler... İşte o kompozisyonda yazdıklarım, yani büyüklerden dinlediklerim. İnsan onuruna yakışmayan, anlatılması bile insan olana sığmayan nice hakaretler... Ve tüm bunların uygulandığı Müslümanlar, Ordusuz silahsız savunmasız insanımız…*(Ordusuzluğun, silahsızlığın nedeni de tarih yalan söylemiyor ise herkesçe bilinir.)
Peki, tüm Ermenilere ve onların sempatizanlarına, kampanyacılarına soruyorum; “Var mı sizlerin soykırım dediğiniz olaylarla ilgili böylesi zalimane anılarınız? Toplu mezarlarınız? ” Biz tarihi kahramanlıklarla dolu bir milletin evlatları, yarın bir soykırım martavalı ortaya atılır düşüncesiyle bugünden hazırlık olsun diye tarihe böyle bir uydurmaca hazırladık milletçe, öylemi? Eğer bu kadarını düşünebilseydik düşüncelerimizi dünya uluslarıyla paylaşmış olurduk ve Ermeni’ye, bize ait olanı bize karşı kullanma hakkı tanımamış olurduk. Biz, diz dize, baş başa vermiş yıllarca bu anıları anlatanlardan dinlemiş ağlamışız. Bir gün olsun içimize işlemiş bu acıyı siyasete malzeme edip dünya milletleriyle paylaşmamışız. Akıl edememişiz beklide. Oysa hakkı olmadığı halde akıl edenlerin yıllardır neleri gerçekleştirdikleri ortadadır. O denli oynadılar ki mazlumu, soyumuzdan olanlara Karabağ’da ve soydaşlarımızın yaşadıkları her yerede uyguladıkları çirkefi en az kendileri kadar insanlıktan yoksun uluslar “öç alınıyor” gülücükleriyle izlediler
Her ulus birbirini dünüyle, bugünüyle bilir. Hele kendinizce eksiksiz... Tarih boyu yan yana yaşadıklarınıza fırsat buldukça yaptıklarınızdan övgü ile söz edebiliyorsanız bu da ayrı bir kalitenin çıktısıdır ve Genç Osman (Ermeni bir yazarın anlattığı) olayını okuyarak kendinizi yorumlamanızı öğüt veririm. Yukarıda saydığım işkence yöntemleri yalnızca bizim buradaki Ermenilerce uygulanmıştır veya biliniyordur sanmıştım, oysa ermeni mezalimi yaşanmış tüm yörelerde, medya aracılığıyla öğreniyoruz ki aynı kültür uygarlık yaşanmış(!) Neden mi? Katil ruhları, tek kurşunla adam öldürmek tatmin etmez. Demek ki gün görmemiş, acısı bol süresi uzun işkenceyle can almalar da folklorik-kültürel, soyaçekimsel bir özellik.
Tarihi anlatırken gururu dünyalara sığmayan, toprakları üç kıtayı kapsamış bir milletinin anılarında acısını gözyaşlarıyla andığı sayfa olması çok mu kolay anlatılır sanırsınız. Bu sayfayı tarihine yakıştırır mı sanırsınız? Ama bu olmuştur ve canımız fena halde yanmıştır. Ey dünya, özde dürüst, fikirde gerçeksen iyi bak, doğru gör!
****Her şeye karşın, dünya barışı adına, insanların insanca yaşamaları, yaşamdan zevk almaları, herkesin malı olan dünyayı birbirine üstün değil, birbirlerine denk olarak paylaşıp yaşamaları istek ve temennisidir insan olana en yakışan. Şahsım adına umuyor ve diliyorum. Şu çağda yaşıyoruz ama düşüncelerimiz, eylemlerimiz hiç de bu çağa uygun değil. Düzelmesi dileklerimle
Hikmet AksuKayıt Tarihi : 27.4.2010 01:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!