Sarıyer Adliyesi Boğaz’a
Boğaz adliyeye bakar
Bir şeyler anlatır durmaksızın
Dalgaları ile deniz
Yanıt vermez adliye
Taş duvarlar sağır ve dilsiz.
Oldu mu şimdi?
Başka cennetler biliyordun da
Ne diye çağırırdın beni hep
Gel Ada’ya burası cennet diye...
Heveslenmiştim de hani
Kimdi?
Biri sordu geçen gün.
Nasıl, iyimi seninki.
Bilemedim ne diyeceğimi
Çok oldu görmeyeli
Nasılsın?
Senden mi gidiyordum,
İstanbul'dan mı yoksa…
İçimde tanımlayamadığım sancılar
Bütün gün bana
Bursa'yı zehrettiler.
Biliyorsun
Dörtnala geri geleceğimi
Niye yolluyorsun ki
En uzun iklimlere beni
Yendim bütün kötülüklerini dünyanın
Günlerdir
Bir komando eri gibi
Yerlerde sürünmekte bedenim
Bu yetmiyormuş gibi
Bazen bir sirk cambazından daha hünerli
Tavanlarda yürüyorum
Etrafımda çiçek açmış gibi
Sarışını esmeri var
Kurban olduğumun teknolojisi
Şimdi envayi türlüsü var.
Sanki gökkuşağı çıkmış gibi
yalnızlık
yakıp kavuruyor içimi
umut
hep dostları görüyorum yanı başımda
ellerim
aranmayın o elleri artık boşlukta
Hangi kanaldaydı unuttum
Hava durumunu sunan uzman uyarıyor
Ağaçlar devrilir diyor, çatılar da uçar
Tedbirli olunmasında fayda var.
Soba zehirlenmeleri ha keza
Havada lodos var…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!