Öyle kızgın öyle dargın bakma
Büyüttüğüm umutları
Ettiğim duâları
Boynu bükük bırakma
Yalnızlığımla baş başa
Kokardık biz göz göze gelmeye
Rüya da görsek sevgiliyi utanırdık
Mahçup olurduk nedense
Şimdi böyle değilmiş çağ
Göz kırparmışsın önce
Dudağından öpecekmişsin şehvetle
Savrulduk yaprak gibi
Unuttuk geçmişi
Müslümanız güya
Yitirdik cenneti
Kah ağladık kah güldük
Nasıl unutur seven yürek
Yaşarken nasıl avunur
Bu nasıl bir acı
Sevipte sevilmemek
Güller ekiliydi yüreğimde
Neden böyle uzaksın
Neden per perişan hayallerim
Avazım çıktığı kadar sesleniyorum
Neden duymuyor kulakların
Yamalı pantolonum, yırtık ayakkabım
Bir bulut olsam
Dolaşsam üzerinde
Yalnız seni görsem
Küçücük gözlerimle
Bir kuş olsam
Konsam sıcacık göğsüne
Bir söğüt ağacının
Gölgesinde düşünüyorum hayatı
Ben neydim ? Ne için vardım ?
Ve ne uğruna yaşıyordum ?
Ölüm soğuk yüzüyle
Ne zaman çalacak kapımı
Aklımda vardı bir ton düşünce
Unuttum sen gülünce
Gözlerin gözlerime değince
Kalakaldım öylece
Resimlerimiz vardı el ele
Birlikte koymuştuk albüme
Bir çoşkuyla çırpınıyor yüreğim
Sanki sen gelmişsin
Rutubet kokan evime
Avuçların dolaşıyor sakallarım da
İçime çekiyorum burcu burcu kokunu
Efsunlu gözlerin değiyor gözlerime
Kar düşünce şardağına
Kürünür damlar
Yakılır sobalar
Tuzlanır yollar
Kar düşünce şardağına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!