Bir el işaretiyle herşey emrine amadeydi,
Kalbindeki prens beyaz atlı şehzadeydi.
Yüreği koskocaman dağdı,
Sevgisi alev alev püsküren lavdı.
Olmazdı olamazdı derdi tasası! ..
Vurulmuştu alnına bir kere mutluluk yasası.
Kulaklarım da sesizlik çığlıkları,
Dört duvar arasında ben...
Gördüğüm düşümde yalnızlık,
Yalnızlık içinde ben...
Gözlerim yorgun hafif aralı,
Bir ismini duyunca büyüyor gözbebeklerim.
Yıldızlar parlıyor gözlerimin içinde...
Dudaklarımda mutlu bir tebessüm,
Ellerim titriyor öperken resmini...
Kulaklarımda bir ses beni çağırıyor,
Ayrı dünyaların insanlarıyız biz…
Ne diye geldin yanıma?
Sen hayallerimi süsleyen sosyete kızı,
Bense cebinde beş kuruşu olmayan,
Zavallı bir delikanlı…
Sokaktaki köpek olsam,
Okşar mısın başımı?
Koltuğun kenarı olsam,
Yaslar mısın başını?
Bir zaman tünelindedir insanoğlu;
Gözlerini açtığın an aleyhine işler saat.
Peşinden koştuğumuz hayallerimiz vardır,
Henüz zil çalmadan hayat okulunda…
Zaman büyütür,
Elinden tutar yürütür…
Belki ünüm zirveye ulaşır,
Yanımda dolaş sana da bulaşır…
Akarız âlemin içine doğru;
Sonunda ortaya çıkar,
Bir sürü kirli çamaşır…
Geçtim dünya kahrından,
Baharımdan, yazımdan...
Elimdeki sazımdan,
Cümle günahlardan...
Sarışından, kumraldan,
Fakirin rüyası,
Zenginin dünyası…
Kimi para babası,
Kiminin olmaz bir evi, arabası…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!