Halvetin kucağında
Gönül derin inledi
Rahmetin durağında
Husuf dili dinledi
Heyula her denizde
Ah yanar!
Sarılsın kumlara dalgalar...
Can yanar!
Doysun gökyüzüne martılar...
Ne oyunlar oynandı
Niceleri de hayal edildi
Yer de bizim
Gök de bizimdi…
Şimdi yerle gök arasında
Umutlarımızla kalakaldık
Kelebekler ülkesinde
Ateş padişahın kızı
Toplanırlar etrafına
Gidin diyor uykusuzum
Rüyaların kozasında
Zaman akıyor zamana
Şavkımasında sur sesi
Şuur kapandır zamana
Kaçar avcının gözlerinden
Zaman akıyor zamana
Pencerenin altında
Duruyor gece gibi
Perdelere ahım var
Yanındayım yok gibi
Rüzgarın varlığını
Kanat kanadını
Uctuğun yer belli olsun
Konduğun rüyada
Kurban olan gönül
Benim olsun
Bir kıvılcım rüzgarıyla savruldu işte zaman
Oysa ki herşey sarılınca başlamıştı…
Herşeyi geri almak mümkündü de;
Bir tek gözlerini alamadın geri…
Derin bir siyahın koynunda
Göklerin derdi büyük
Ağlar her bulut
Aşığım, yüzü gökte
Yere bakmaz mı hiç?
Yağmalanmış kabir
Unutulmuş kabirlerin başında
Taş mı olmuş bakışların?
Hatıra defterine bulaşmış öykülerle
Ömüre çiseliyor zaman.
Yüzünde kalan son tebessümün
Garezi mi var soluğa.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!