Hangi iklimin rüzgarı
Hükmetmiş sözlerine
Hangi ellerle dokunmuşta iksir
Düşmüş şişelerin dillerine
Dünya camdan bir kazan
Gökten inen ışığın
İzindedir yüreğim
Kamaşır gözüm
Karışır ruhum
Alır beni sebebin
Karanlığın göklerinde
Yıldızlarım kararsız
Kayıp düşer çocuk gibi
Bir o kadar zararsız
Göz uykuya kapanmış
Kanatsız kuşlar
Koza bildi yüreğini
Minik ellerinde
Çatlattı kabuğunu ruhum
Denizle gök arasında
Lam’ı Cim’i yok bu işin
“Ol! ” deyince olacak
Doksan dokuz duadayım
Yüz seninle olacak
Kaf dağının ardında yaz
Melekler dergahından
Çalınmış gibi
Bakıyor gözlerin
Şaşkın duruşundan belli
Buralara ait değilsin
Sen bana can olmuşsun
Ben sana ruh olmuşum
Vücut bulmuş o dakika
Sonsuza dek kadim dostluk
Karanlık kör sokaklarda
Mundar olan mumu yakıp
Güneşin gözlerinde karardık
Deli dağı delmek için
Kuyulara kapanıp
Çöllerde akan nehirlerde
Ellerini aradık
Gönlüne bir sır verdim annem
Nur Seli zamanda
Ellerin neden örsün annem
Gül koksun zaman da
Hayat zalimdir diyorlar annem
Bir gün ölse denizler
Kaybolsa tüm dalgaları
Yer yüzünde gömmeye yer bulamam
Yer yüzüne gömmeye kıyamam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!