1995 nisan ayında dünyaya geldim. çocukluğum yokluklarla geçti. babamın memur olması ve zamanın şartları nedeniyle sürgünlerde geçen hayatım. küçük yaşta babamı kaybetmem ve sonrasında bir hayat mücadelesi. hayata mücadelesiyle erken tanışmam ve acılarla yoğrulan benliğim sonrasında kalemime dökülenler sizin yüreğinizi dokunur bir yanı olurmu bilmem. her bir satır yaşanmış bir hayatın izleridir. vesselam.
Beni yağmurlarda hatırla pulim
Gözlerin dalarken buğulu camlarda.
Dudağına değende buruk acısı;
Yüreğine akan damlalarda
Beni yağmurlarda hatırla pulim
Ele avuca sığmayan yaramaz bir çocuk gibi
Macera peşinde koşar şu kalbim benim
İğreti gülüşlerden uzak, sıcacık bir tebessüm,
Ne mecnun, ne kerem , ferhat şöyle dursun
Elimden tutanı kul eder, ab-ı hayattır sevgim benim
Hülyalara dalmasın o mahsun bakışların
İçerin parelenmesin bir aşk-ı deruninde
Kah güler, kah ağlarsın geçer şu ömrün
Memat-ı hayatın meselesidir, hakikat niçin!
Ey şu sinemde bir yumruk gibi duran ukde
Tükettin sükutu ömrümü bir mal-i-hulya için
Fırtınalar eser Silivri'nin bozkırında
Ahu gözlü ceylan gezer bağlarında
Taşıyamaz oldum bu sevdanın yükünü
Mecal vermez, hasreti yanar sinemde
Ah bu sevda yaman, hasreti aman!
Özünde, sözünde yalan olmaz dünyasında
Muhtaç olmaz namerde, mertlik var mayasında
Erzurum'da dadaş, ceza evinde ser baş
Ruhunda masum çocuk, çehresi kartal bakış
Şimdi hangi namert durur, alperenin önünde
Masmavi sularda bir çakıl taşı, bir gönül yarası
Ellerimden kayıp gidecek tutmaktan korkarım
Ruzi mahşer her günüm safam merveme uzak
Vuslat çöldeki serap hasretin gönlüme azap
Ellerimden uçup gidecek sarmaktan korkarım
Yorgun kalbim, sevdalara sürgün...
Örs ve çekiç arasında hapsolmuş ruhum.
Uzayıp gider dert yolları
Son bulur hayallerim, bir çıkmaz sokakta
Zaman etkisiz bir ilaç gibi
İçimde büyüyen bir yankıydın önce—
suskunluğun kendi gölgesini kovalayan hali gibi.
Dudağımın kıyısında tutuk bir heceydin.
Gelmedin.
Ve bir süre sonra,
yola uğramamış adımların alışkanlığına dönüştüm.
Göksu'da bir gece vakti
Huzur ikliminde iki sevda yolcusu
Ardımıza katıp tüm karanlıkları
Yol almaktaydık umuda doğru.
Esen bir meltem yeli; ferahlığı masumiyetin
Dokunur tüm benliğime gözlerindeki eşşiz sevgin
Sensiz sabahı neyleyim,
Gün doğsa ne olur? Sen yoksan.
Pencereme vuran ışık solgun,
Gökyüzü bile eksik bir renk artık.
Kuşlar ötüyor, ezberden sanki,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!