Mehmet Şahin 1964 yılında Kayseri de dünya ya geldi.Anasam (Anadolu İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği) Üyesi olan şair bu birliğin iki dönem yönetim kurulu üyeliğini yaptı.Şair Özel bir şirket te yöneticilik yapmaktadır.
Sarı buğday tanelerinden
Bir rüya var dudağında
Anlatılmaz.
Sarı buğday taneleri verdim ellerine,
Çocukluğumdan sakladığım,
Korkular.
Bana bir çocuk masalı anlat.
Yüreğin koşsun içinde.
Güneş sen ol,
Ben aşk olurum.
Kanatsız uçuşlara açalım kendimizi.
Aynı kapının önünden geçiyorum.
İçeriden duvarlara tapıştırdığın sesin geliyor.
Aynı değil senin içindeki yağmur,
Yalnız bırakmış seni o günler.
Ben dinliyorum duvar izlerini,
Gökyüzü kör olmuş bu masalda
Ölmek kadar yakın her şehir
Kalmak kadar gitmekte zor oyunumuzda
Her yanı bahar sarar
Artık sokaklar daha sessiz ve nefessiz
Nisan kadar yağmur düşer üstümüze her Nisan'ın beşinde
Mürekkebim yorgun bir karanlıkta akar resmine.
Eskiye dönmez içimizin çocuğu artık.
Her mevsimi yaz eden şarkılar bilir; ama söylemezdik
Melek kokulu uykulardan uyandırmamak için kendimizi.
Eritirdim yüzündeki anlamı her yay yana oluşumuzda
Tenini ağlayan bir çocuktu bana.
Beyaz rüyalarının sis perdesini aralayarak bak kendine.
Sokaklarında kaybolduğun şehir kucak açarmı sana?
İçinden geçen masalı anlat;
Gece uyusun senin uykunda.
Çocukluğunun sıcak nefesi eser uykularında,
Sen uyuyamazsın.
İki küçük balık suyunu içer mi
Birbirlerinde yüzmek için?
İki küçük balıkta yok böyle bir rüya.
Portakal rengi
iki küçük balık
düşer
İçimi, elin kadar yakmaz
o eski kahve.
Güneşinin vurduğu yer
sarardı şimdi.
Yalnız kalbim kan.
Menekşenin suya düşmüş hali
Ele uzak, söze sığmayan
Savurur rüzgar seni susuzluğuma
Uzun geceler geçti uzak şehrin birinde
Terk eder gibi bir ayrılık başladı uzak şehir bitince
Artık yan yana değildi hiçbir sokak
Uzak şehirlerin çocuklarıyız;
Kimse girmiyor aramıza
Haritadaki sınır çizgilerinden başka.
Uzak çocuklarız ama;
Aşk var ya aşk
Yakın kılıyor insanı insana.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!