her şehrin bir hikâyesi var
her şehrin bir de sen'i
ve sen her şehirde
ayrı ayrı sevilenlerin s/en/isin
Kırlangıçlar beynimi döndürmekte
bana inatla giden baharı söylemekte
uçuşup, benden İnadına kaçıyorlar
Uzaklara baharı kovalayarak.
Ah beni de alın demekteyim
mayıs bir kırlangıç döngüsüdür
masmavi bir gök, duru bir deniz
yaza merhaba, güneş günlüğü
ve rüzgarla yarışan kırlangıçlar
mayıs, bir kırlangıç döngüsüdür
su gibi akıp geçen günlerin
Kirli Bakışmalar
Yılların masumiyetini bir anda sildiğin
Bakire bakışlarını yitirdiğin andı o.
Herşeyi öylece bıraktığın
Yakıp, yaktığın...
hatıralarımın ayak sesini duyarım
gecelerimin en taze vaktinde
bu haylaz, bu zamansız hatıralar
usul usul yayılır
ruhuma,
odama,
Kıskanırdı yüzünü ay gecelerime doğduğun için
Hele serceler;
Dokunuşlarımdaki nazenin hale dayanamazlardı
Onlar da kıskanırdı tabı
Bir keresinde papatyaları üzgün gördüm
Nedeni sendin.
bir bir gider her yolcu sonunda
sevdiğin yalan olur bu hayatta
sen, uğruna çürüdükçe içten içe
hakkın, yalnızlık olur bu kıyıda
çekilmiş deniz, martılar ölmüş
ruhumda bir kuruluk, bedenimde çöküş
yıkıntıların abidesi, gidenlerin bekleyeni
bilmem ne zaman bu umutlu dönüş
Kız Kulesi, bir ağıt bir gözyaşı
Yanakta bir damla, hüznün timsali
Ve masum
El değmeyecek kadar uzak
Hep dokunulası saflık
Yüze ahenk, boğazda bir nur
Korkmuyorum ne seni sevmekten ne de seni bulamamaktan
kasırgalardan korkmam ben
ya da ummanı alt üst eden fırtınalardan
bir cepken, bir at; bir başıma...
üstünde ben zaten bir kasırgayım
sana esmek için sürerim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!