öyle
süslü şiirler yazmayı
beceremem
ben
alengirli sözler etmeyi de
neyse içimden gelen
Milyarlarca insan var, her bir insan bir başka
Tabiatın raconu, bu iş böyledir işte
Kimisi uyur tembel, kimisi gelir aşka
…………………… İnsanlığın raconu, bu iş böyledir işte
…………………… Kimi yer kuru ekmek, kimisi tavuk şişte
Şimdi uzaklardasın
Bir çift hüzün gözlerinden miras bana
İstemem, dönme sakın
Seni ben içime gömdüm, ikimizi toprağa
Unuturum sanmıştım
Dünya dört mevsim,
dört ayrı dünya.
İnsan her mevsim,
bir başka dünya.
Peki, ya benim dünyam?
dört mevsim salatası
Yönetmen sahneye koydu bir oyun
Seyirci parterde, sessiz sedasız
Verildi işaret, başladı ayin
Açıldı ilk perde, sessiz sedasız
Bu tuhaf sahnede türlü desise
Gitmiştik uzaklara, birbirimize inat
Bunca yıl nasıl geçmiş, haberimiz olmadan
Haydi gel, barışalım, duysun dünya kâinat
Aşıklara ders olsun, miadımız dolmadan
çırılçıplak gecede
ışıl ışıl gökyüzü
yıldızlar dans ediyor çılgınca
kıpır kıpır yüreğim
niçin?
Görür görmez göz gözü, gözler infilâk etti
Gözlerden gönüllere, göz göz ateşler düştü
Aşkın gözü kör imiş, dünya âlem gözledi
Ateşlenen bir sevda, yürekleri közledi
Siz hepiniz ölüsünüz
Ölü toprağı serpilmiş üstünüze
Açın gözlerinizi
Uyanın
Ben çekik gözlü Asyalı
Tıkınırken ağalar, düşünmedik açları
Başlarına geçirdik, altın, gümüş taçları
Önlerinde eğildik, kaybettik tüm maçları
Değirmende ağarttık, yazık biz bu saçları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!