Bir deniz kızı beni bu hale koyan
Yoksa ne komşumuzun kızı Ceylan
Ne de sınıf arkadaşım N A Z L I
Ben hiç gözlerinde kaybolmadım Hülya'nın
Hiç arkasından bakmadım Sevda'nın
Bu dünyanın bin bir hali
Çıkmazdadır bütün yolu
Aşıkların laldır dili
Bu dünyada neyim kaldı
Senden başka kimim kaldı
Bir de yol sordum mutluluğa giden
Bütün yollar açık,yalnız bu yol virane...
Gitmekle bitmez yol,çıkmakla bu merdven
Şimdi bir mecnun,bir deli divane...
bugün neyimi alacaksın hayat
söyle de alışmaya çalışayım yokluğuna
parmaklarımın arasında akıp gidişine
belki son bir kez daha bakayım
bir parça daha mı eksileceğim
ah hayat sen var ya sen
Köyüm senden ayrı düştüm
Gurbet bana acı gayrı
Seninle iki kanatlı kuştum
Bir kanadım kırık gayrı
Eş dost toplanırdık gecelerde
hangi şiirin kollarındasın ey yar
hangi hülyalar sarıyor seni
hangi baharlar uğruyor kapına
dudaklarında bir gül kızılı
ufuklarda yosun yeşili gözlerin
Bir meşalesin gönülde yanan
Aydınlatırsın karanlığı öğretmenim
Bir memleket ki sırtında taşınan
Götürürsün ilelebet öğretmenim
Ayrı düşüp babaocağından
Gözlerimde bir hayal perdesi
Akıp gitmekte yıllar
Kulaklarımda sevda nağmesi
Çıkmaza girer bendeki yollar
Mazide eylül gün batımı
Zehir olsan seni yudum yudum içerim
Leyla olsan Mecnun gibi kendimden geçerim
Güzel olsan kırık güzel içinden seçerim
Ne olduğunu bir türlü anlayamadım dünya
Acı olsan tadarım alevlenip yansam da
Varlığını anlatmalıyım önce.seni anlatmalıyım,bendeki seni.Sen ömrümde bir defaya mahsus yaşadığım varlıksın.Kendimi bulduğum,kendime erdiğim ansın.Bütün yönlerim varlığınla en üst düzeye çıktı.Gerçekte ve hayalde en değerli anlarımı seninle tattım.Bir çok kavram seninle anlam buldu bende.Sevgi mutluluk,özlem, saygı…Yaşamın tadına seninle vardım.Varlığınla dolu zamanları kelimelerle ifade etmek o mutluluğu kelimelere yüklemek inan çok zor.Her anın her saniyen ömür değerinde yaşandı bende.İçimdeki seni bendeki seni hiçbir şeyle kıyaslamadım.Değil seni en ufak bir parçanı bile.
Seni parça parça anlatsam her parçanı anlatmam bir ömür sürer.Söyle seni nasıl anlatayım.Saçların desem anlatmakla bitmez.Gözlerine sıra gelmez.Hani mutluluktan bulutların üstünde uçmak vardır ya öyle bir şey işte.Ateşin içine girip sıcaklığı anlatmak ya da derin denizlere maviyi anlatmak gibi bir şey.Seni anlatmak kuşlara uçmayı tarif etmek gibi, çiçeklerle donanmış dallara baharı anlatmak gibi bir şey.Sen anlatılmaz,sen tarif edilmez sen yaşanırsın.
Kokun gelirdi uzaklardan.Rüzgar alıp getirirdi.İçime doldururdum kokunu ve sarhoş olurdum.Kokun benliğime sinerdi.Ne gül kokusuna benzerdi ne kır çiçeğine, sana has bir şeydi kokun.Binlerce koku içinde tanırdım seninkini.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!