Gurbet elde uzun kıvrım yollar var,
Görülmedik nice nice haller var,
Köşelerde boynu bükük kullar var,
Ben düşmüşüm gurbet ele, sen düşme canım,
Sen düşme canım, sen düşme gardaşım.
Ay parcası dir, güzel gözlerin,
Lalemi, sümbülmü selvi boyların,
Elma şekeri gibidir, tatlı dillerin,
Vadide, ovada ararım seni.
yağmurlu bir günde elinden tutsam,
Oğlun kızın feryat figan etse de
Sağlığın için, servetini dökse de
Doktorları baş uçuna getirse de
Geçti aylar yıllar geçti seneler
Bu mevtayı nasıl bilirsin derler
Münkür nekir gelir, soru sormaya,
Mizan defterini sana sunmaya,
Yüce Allahın kim? dediği anda,
Geçmiş aylar yıllar geçmiş seneler,
İyi insandı Allah, rahmet eylesin derler.
Çakır gözlüm, bugün senden ayrıldım,
Gizli sırlarımı ellere verme,
Önce altın idim, pullara döndüm,
Attın sokaklara, birde çiğneme.
Gün oldu ağladık, gün oldu güldük,
Adım Ayşe idi, gülmedi başım,
Uşak civarında, yok idi eşim,
Ahmet çavuş olsun, benim yoldaşım,
Gözlerinden belli, yar belli belli
Dünya yalan, ömür yalan,
Var mıdır muradını alan,
Saç dökülmüş, sakal beyaz,
Gençliğime oldu olan.
Yine gurbet ele yolum göründü,
Dost mu düşman mı bu gurbet eller,
Sılada dostlarım yolumu gözler,
Aldı mı göndermez bu gurbet eller!
Kara burun, ne karaymış kararın,
Hep ağlarım, için için yanarım,
Kaybolan yavrumu, nerde ararım,
Yedi mevsim geçti, bekliyorum gel,
Ahmet’im gel, yavrum gel!
Ey ulu Allah’ım
Beni neden hor gördün
Çekilmez bunca derdin
Hepsini bana verdin
Gündüzüm olmuyor
Gecem bitmiyor
UŞAK'LI MAHALLİ SANATCI MEHMET GÜNDÜZ'ÜN ŞİİRLERİ TÜRKÜ FORMATINDA YAZILMIŞ EGE HAVASI ESTİRİYOR