TÜRKÜLER (1)
Yiğitler silkinip ata binerken
Çağrıldı naralı ünlü türküler
Konargöçer yaylasından dönerken
Şahit toy-düğünlü günlü türküler
Yaklaşma uzak dur gadir bilmezden
Atlası ipeği çula düşürür
Teskin edip gözyaşını silmezden
Boz bulanık akan sele düşürür
Dost odur ki dostu görüp sevine
Sevip murat alsan olmaz hekatın
Şehirden köylere göçtü sevdalar
Var ise şaire az itikadın
Ovadan yaylaya geçti sevdalar
Dile geldi emzik, çakmak, sığara
Çareyi ateşte buldum ne oldu?
Sitemim kadere diyemem yâra
Yalnız sevdalanan kuldum ne oldu?
Dağıldı hatıra dağıldı mazi
Kundağa gireni sarar kefene
Bedeni ortadan kaldırır ölüm
Onla nasip olur vuslat sevene
Mutlak ummanına daldırır ölüm
Fani gelip geçer, fani iz koymaz
Kaygı kasavetsiz aşkın ateşi
Bir yüreği nasıl yaktı gel de gör
Ne dengi bulunur ne de bir eşi
Soğukluğu kar da yoktu gel de gör
Bedenimde yandı ruhumda yandı
Nur ile nâr arasından
Kullar gelip geçmektedir
Yoklukla var arasından
Yollar gelip geçmektedir
Kader kaza yazgısında
İsraf olan zaman ölür
Dudaklarda O’nu seyret
Yoğu görür varı bilir
Kundaklarda O’nu seyret
Hak, Hakikat kapısında
Her seçim baktırdım kahve falına
Çıkmadı fincanda düşün Elbistan
Düştüm fikrin dolambaçlı yoluna
Söylerim sözümü peşin Elbistan
Köstebek görüyor balık yürüyor
Gaflet uykusunda bir ömür geçer
Uyanır uykudan hayal düş olur
Sevip sevdalanıp bir bade içer
Gönlü ateşlerde gözü yaş olur
Gözyaşını silse gönlü sönmüyor
Teşekkürler
Gönüle has gönülden sözler begeniyle okudum üstad tebrikler gönül dolusu selamlar
Gönüle has gönülden sözler begeniyle okudum üstad tebrikler gönül dolusu selamlar