Hasrete bulanmış, yeşil gözlerin,
Kime sevgi dolu, baktı Müzeyyen.
Sevda yeli olup, saçın ellerin,
Kime dalgalandı,tuttu Müzeyyen.
Mutlu mu oldular, sevdiğin zaman,
Kıytırık suikast'ten,
Kurtuldun Arınç baba!
Fos çıkınca şaşırdın
Koskoca'Kozmik oda
Gönül penceresini
-öyle bırakıp gittin...
....madem dönmeyecekdinde!
Niçin öyle beklettin?
Anılar sormadımı hiç?
Mahzun kalan kalbimin,
Yarası var derindir!
Kaç yangının külünden
Elenen demindedir.
Çalamaz kimse senin
Düştüğü kuyudan,çıkarma Aşk'ı
Küllenmiş yüzünü,elleme kalsın,
Öldü bil mezarını,derine eş'ki
Mazi defterine,yollama sakın.
Kalsın üstü kapalı,unut olanı
Gün gelince
mevsimi dökecek.
çıplak kalacaklar...
mazi ve anılarım.
Boşalacak bir bir sayfalarım.
belki bugün! belki yarın!
Bakınca hüzün dolan yüzünde,
Aşktan arda kalan gizlerimi var?
Sitem dolu söylediğin sözünde!
Hala umut veren gözlerimi var?
Giderken ardından ağlamışsın sen,
İki elim yakandadır bilesin,
Dost için bendini yıkmazsan eğer,
Kötüye uzak dur! çıkmasın sesin,
Hakkatiyle kendini yakmazsan eğer,
Varsa gücün, götür dağıt dermanı,
Dilerim sevdiğim mutsuz olasın..
Gözlerinin yaşı kurumasın hiç!
İçine kor düşsün yüreğin yansın
Kalbini ateşi dağlamasın hiç!
Öyle buruk kalsın doğrulup düşsün
İki yaşında bebeler vurulmuş,
Yudanın hışmından; Yerde..!
Gazzede tutsak insanlık,
Gözlere çekilmiş perde!
Kalk yuda! kalk hesap ver!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!