en doğal hali içimizde olan yasın
söylenecek sözlere karamsar bir iki kelime istenmesede eklenmıs
ve surmus gıtmıs adı.
bıze ne kaldı,ne kaldı senden bıze
hıcbır gönlun almadıgı kadar buyuk ve ecnebı ıdı
tarıfsız acın
Gözlerımın altı yine aynı.
Artık yalnızken de ağlayabiliyorum.
Tekrar tekrar açıp kapanıyor,
Tek bir lokma koymadan boğazıma.
Pijamalar üzerimde.
Dışarıda hava nasıl, hatta hangi mevsimdeyiz bilmiyorum,
Yağmur ardına, tel tel ayrık duyulmamış küfrü bu şehrin.
Açılmamış gözde mana.
Sayımlık köşe başları hep.
Fakatlı bir hata kronik bu yerde.
Ölümün ardında dizili kafası önde çiçeğim.
Toplanın ey!
Haydin toplanın gidelim.
Üvey bu şehir bize.
Yükleyin kağnıları.
Yardım edin Ayşe, Ayten, Zeynep Bacı’ya.
Tutun ucundan döşeğinin.
soyundum seni
kiralık pollıanna
tarlatanının altını hiç görmedim
cinsel deil
ne saklıyorsun alttan arkana
hatta,avuc ıcıne kadar saklı bır durum soz konusu
Sendin kapıları açtıran yolun sonunda.
İki bakraç tutacağı, bir de cılız ateş.
Külden bahsetmedim bile.
Öpülesi ellerin değildi beni sana aciz kılan,
Tek celselik ayrılıkların hikayesi sözünü ettiğim.
Kuru yerde ıslak ağaç dipleri,
sığamıyorum hıcbır yere
hadıse senı coktan astı
senı sevmıyorum
dahası,hatırımda senınle ılgılı pek bısıyde yok
pekı bu dıvanelıgımın adı ne
adın ne senın
Bir yazmak,
Bir deli gibi yazmak geçiyor içimden.
Her sabah savaşa uyanan yürek,
Sana neden bu kadar aciz ve teslim?
Ağladığım aşikar değildi,
Öyle çoğaldı ki gizlerim!
Saten önlük benzeri,
Hayal meyal sünnetçi çantası,
İki ucu bir araya gelmemiş yaka,
Altından, etime cam girmiş paçaları içinde siyah çizmelerim,
Okuldan eve mahçup utangaç, hızlı adımlarım,
Bir sonraki günün (adını şimdi söyleyebildiğim) sendromu,
biliyorsun dimi
hep benımle kıyaslayacaksın
her seyı
herkesı
hep benımle sevıseceksın
farklı vucutlarda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!