Yıllardır içimde bir goncasın sen.
Tomurcuksun bende, gül olamadın.
Çok zamandır gülüsün belki yabanın.
Ne sormaya gücüm var, ne de bilmeye.
Bazen Çoban yıldızısın; gecelerime.
Yaşanmış aşklara mazi diyorsun
Gözünde göz izi kalmış güzelim
Neyleyim olanlar yazgı diyorsun
Yüreğin mazine dalmış güzelim
Oynama benimle kalp taşıyorum
Pas tuttu çarkları bütün nebatın
Faydası yok artık sabrın, sebatın
Kurumuş göllere döndü hayatım
Ölürüm; habersiz bırakma beni
Kumsallar gibiyim dalgaya hasret
Mademki yüreğin bana çarpmıyor
Hasretle gözlerin dolup taşmıyor
Düşlerin tenime hiç yanaşmıyor
Tüm yaşananları sele ver gitsin
Madem gözlerinde ışık kalmadı
Yolumu yeniden başa çevirdin.
Yeşermiş her yanı taşa çevirdin.
Dünyamı bahardan kışa çevirdin.
Ayrılığı seçmek zorunda mısın?
Yüzlerde değil, artık gölgelerdesin.
Gidersen hayatım biter zannetme
Bu hayat seninle başlamadı ki
Terk etsem; nasılsa yıkılır deme,
Beni ayakta tutan sen değilsin ki
Mevsimsiz bir iklim değil gidişin
Ne zaman bir martı çığlığı duysam
Dalga sesleriyle hayale dalsam
Koskoca şehirde ben bana kalsam
Sana susar İstanbul, mani olamam
Ne zaman yağmurda sırsıklam olsam
Halk eden Halik’in hatırına; malik ol sendeki emanetime ve hıfzettiğin yüreğimin her satırında; sadık ol sendeki mukaddesime.
İÇİNDEYİM
Olur, da düşlerin ararsa beni,
Ördüğün duvarın arkasındayım.
Kuruldu bu gece idam sehpası
Kalbimde kalemin kırıldı artık
Yakıldı aşkların her bir nüshası
İçimdeki tahtın yıkıldı artık
Yüreğim darağacı düşlerim urgan
Gittikçe büyüyor gözlerin,
Gittikçe küçülen dünyamın ufuklarında.
Ve ben gözlerinin nezaretinde;
Yüreğimde kurduğun saltanatın,
Esaretinde yaşıyorum sensizliği.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!