Sen oradan konuş dur,
Beni yerden yere vur,
Kafandan bir sürü hayaller kur,
Olur veya olmaz.
Kader bu, hayat olduğu gibi yaşanır,
Satır satır yazıyoruz,
İlmek ilmek dokuyoruz,
Eleştirilere kulak tıkıyoruz,
Ömer abi göle mayamı çalıyoruz,
Saçlarımı yana taramış,
Kaşlarımı kalem gibi yapmış,
Yüzümede bir tebessüm kondurmuş,
Bu ben olsam gerek.
On parmağında on marifet,
Sende ne var ne yok
Boş laflara karnım tok
Anlatacak söz çok
Lakin vakit yok
Sana da şiir yazdım
Müziği son ses dinlerim,
Pencereme konan kuşları yemlerim,
Herkesi çok iyi dinlerim,
Otururum evde tek başıma.
Çıktım gıranın başına,
Selam verdim dibek taşına,
Su kattım pişmiş aşıma,
Oy madımak madımak.
Önlüğü taktım belime,
Mühendis çizdi,
Usta bir bakışta bildi,
Ev sahibi ikramda kusur etmedi,
Pekde güzel oldu ahşap merdivenim.
Yukarıdan başladım aşağıya doğru çizdim,
Espiriyi keçiye bağlama,
Babam yok diye ağlama,
Yüreğini dağlama,
Pikniğe gidiver.
Unutma baban her zaman yanında,
Polis sahipsiz,
Kimsesiz,
Yalnız,
Siz hiç bir savcının, hakimin bir askere dayılandığını gördünüz mü,
Göremezsiniz.
Oysa Polis, şamar oğlanı,
Ay ışığında gitmişim Kuzköye,
Türküler söyleyerek,
Bazen koşmuşum, Bazen yürümüşüm,
Mis gibi çam ağaçlarını koklamışım,
Çiçeklere böceklere selam vermişim,
Çam oluktan su içmişim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!