Bu fani dünyaya gitmeye geldik
Oturduk keyf ile eğlendik kaldık
Gözlerimiz açık rüyaya daldık
Rüyanın peşinde koşar gideriz
Her an isyandayız şükür etmedik
Bir adam almış yaşını başını
Bir piri fani
Ak saçlı ak sakallı
Elinde asa yavaş yavaş
Sürüyerek yaşlı ve yorgun ayaklarını
Yol almaya çalışıyor
Ben bir damla iken şu küçük gölde
Irmaklara karışıp akmak isterim
Ulaşınca büyük okyanuslara
Cirmime şöyle bir bakmak isterim
Kendimi onunla tartmak isterim
NE OLUR
Bir nazar eylesen garip gönlüme
Hicranıma merhem olsan ne olur
Tutsan ellerimden şu zor günümde
Tutunup düşmesem, dursam ne olur
Biricik Oğluma
Şimdi gidiyorsun, git güle güle
Dizinden dermanın, eksik olmasın
Uğramasın tasa keder, kalbine
Mutluluğun daim, rızkın bol olsun
Mavi mi diyeyim yoksa yeşil mi?
Okyanus renginde gözleri vardı
Cıvıl cıvıl bakar bana her zaman
Işıltısı okyanuslar kadardı
Güneşin kızıla çaldığı anlar
Seherin vaktinde kalkıp uykudan
Düşündüm dünyaya ben niye geldim
Anladım inandım iman eyledim
Bir müddet yaşayıp ölmeye geldim
Mahlûkat olmadan önce ben vardım
Yüreğimde bir incecik sızı var
Atsan atılmıyor satsan satılmaz
Şu feleğin bin bir türlü nazı var
Çeksen çekilmiyor çekmesen olmaz
Nazlı yârin bir çift ela gözü var
Şaşırdım yolumu bilmem nerdeyim
Lal oldu dillerim gayet zordayım
Kalmadı kararım hem de dardayım
Çöle düşmüş mecnun avareyim ben
Bir “dil-i biçare” bu kalbim sanki
Yazan kalem böyle yazmış fermanı
Emre uydum sana geldim efendim
Gökleri doldurdu kalbimin zârı
Gözyaşımla sana geldim efendim
Yüreğim aşkınla kaynayıp durur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!