Bir sen vardın en başta
Bir de ben
Biz olmak için bir sabah
Çaldım kapını aniden
Seni istedim kendime
Sensiz benin tadı yok diye
Boşken kalabalıktır yalnızlık
Yalnızken boşluğa dolarsın
Her yer sen olursun
Issızlıklar sesine doyar
Tenhalar saklayamaz seni
Ufuklar daralır gittikçe
Gözlerinde hapsolmuşum
Aldın anahtarımı gittin bilinmeze
Ranzasında ruhum
Parmaklıksız bir hücrede
Öylece bıraktığın gibi şaşkın
“Kalk” derim kalkamaz
Gelirken yanında iki gonca gül olsun
Öperken saçına takmak için biri
Diğeri de bırak elinde dursun
Ve sen ki şu iki gözümün nurusun
Gül bulamasan da gel ne olursun.
Ey gözleri denizlere daldıran
Ey gülüşü güneşi kıskandıran
Eline dokunmaktan geri durduğum
Dokununca yanmaktan korktuğum
Sana seni anlatmak için
Ezberimde yüzün kalem tuttuğum
Herkesin anlattığı gibi
Anlatamam
Herkesin söylediği gibi
Söyleyemem derdimi
Sadece yazarım
Ben gibi
Birer noktaysak hepimiz
Birer çizgide giderken ömrümüz
Bilmediysek neresindeyiz
Hatırlamayıp başlangıcını
Hep sonun peşindeysek
Ve görmediysek başka çizgileri
Bin insanda bir insanı bulursun
Bir insanda bin insanı seversin
Binlerce mutluluk geçerken önünden
Bir tek onu seyredersin
Bire bin katarsın severken
Binde bire iner korkuların
Bir kavganın tam ortasındayım
Toz duman, kan ter bir kavga
Amansız vuruşmalar dört yanım
Dört yanım çıldırmış insanlar
Birkaç nefeslik fazla için
Nefesi kesiliyor bir başkasının
Öyle bir isyanın çığlığını yuttum ki
Sen giderken
Ola ki kusarsam
Ne sen kalırsın ne ben
Sen hiç gelme o yüzden
Bırak beni bende kaybolmaya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!