Ve doğan her günün cenderesinde
çırpınan bir çocuk kalbi adamlığım...
Kıymetlim...
Vur cellat baltanı
kopsun başım dibinden
Bir damla kin akmaz şerefsizimki yüreğimden
Barut kokulu yollarda birbirine dolanırken ayaklarım
Solmuş umutlarım
Toy gençliğim
soba üstüne duran kızarmış bir ekmek gibi büyüdüm
hayat bize yağ sürmedi
belki de;
Öyle demeyin ağalar
Madenlerin de bir ruhu var
Siz göremiyorsunuz ama
Madenler de insanlar gibi ağlar
Sizin bildiğiniz o demir leblebi
demirin gözyaşlarından doğar
Vah kalbim benim
Vefasız aşkların yerleşkesi
Ah kalbim benim
Gitmek için gelen sevilerin meşgalesi
Oof kalbim benim
Başımın belası
Yemek yemek istemiyor canım
Şöyle gözlerimi tavana dikip uzanmalıyım
Bütün dünya müziklerini dinlemeliyim
Hayaller kurmalıyım
Hiç uyumak istemiyorum
Kız ana!
Büyürken hüznü hayatım
Kabarırken kafesi göğsümün
Bendim girilmesi yasak düşlerinde gezen
Seni sevdiğimi hiç sezmedin mi sezen
Bendim duvarlarına yazılar yazan
Ve bendim kalbindeki zile basıp kaçan çocuk
Ben gün olup sana doğuyordum
Sen bana hep akşam oluyordun
Acılarımı katık edip sana doyuyordum
şanzelize de bir fahişeyi vurdular
bir ben ağladım
bir de çocuklar
gülüşüyle birlikte düştü yere
bilim için;
yeni yetme doktorların elinde bir kadavra
Zor olmadı düşündüğüm kadar
umarsız ve kansız bitti savaş
körpecik bir sabahın şafağında
şakağından vurdum aşkı
öldürdüm içimde seni
dinle ey sevgili
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!