Köşe başlarına asılmış, hüzünlü bir tak
Saçlarımda şenlenir acımasız ak
Bu muydu icap bu muydu hak
Gençliğim gidiyor anne
Anne gençliğim gidiyor
Sular gibi çağlayan
CANIMDAn CAN GİDİYORDU
KANIMDAN KAN
ALDIRIŞ ETMİYORDUN OYSA
SEN GİDİYORDUN BİR YANDAN
AŞKIN SERVETİ YÜREĞİME
GÖZLERİN GÖZÜME AKIYORDU
Koltuğum sıcacık daha
Fazla uzağa gitmiş olamam
Gözkanalllarımdan kopup
Yanaklarımdan bir çığ gibi
Süzülmeden gözyaşlarım
tutup yakalamalıyım kendimi
Dona kalmış bakışların
Ayaz çalmış avuçların
Üşüyor musun
Dudaklarımda titriyor dudakların
Korkuyor musun
Omzundan inmemiş hala çantan
Ölüyorum senin için; dedi sevgilim
Ölenle ölünmez dedim...
Kalanlarla yaşayabilecek misin peki dedi.
Sonra...
ÖLDÜM.
Ne kadar dağınıktı düsüncelerim
ve ne kadar derli toplu bir sevda büyüttüm sana
Karanlıgında gecenin
Aydınlığında ülkemin
Îstila etmene izin verdigim topraklarImda
ne denli temiz bir sevda yeserttim sana
ellerimi okuşuyorum
nasılda kirletmiş geçmiş
tertemiz ellerimi
kimse dokunmasın benden başka
geçmişimin anahtarına
bir aynanın karşısında dudağımı öpüyorum
Cinayetti gözlerin
Bir bakışın yeterdi
Yaşama tutunmam için
Ve kezzap yalnızlığında
Mart;
kapıdan baktırır
Suskun bir senfoni eşliğinde
Veda ettik geleceğimize
Bedeninde ki al kınalar
yüreğimize yakıldı
Bayraklarını yarıya indir aşk...
Sonunda bitti
Söyleyeceklerimi dinle
Ya kendinle öl
Yada benimle
Güneş yangınları süzülmedi daha
Şimdi var mısın benimle karanlığa
Yirmi üç yaşında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!