Sapanca'nın kirazı hoş, narı hoş, ayvası hoş
Yeşil dağlarına bakanlar olur sarhoş
Alabalık, kaşar tava, buz gibi ıslak havası
İsterseniz verirler ardından ev baklavası.
Ceviz ağaçları ormanda gürgenle evli
Hak zail olmuş
insanlar hukuk şiken
kim dur diyecek bu düzene
bir bile bilsen
Müyesser yessir sıfatında
Sonra katılaştı kalpleriniz
Bundan sonra o kalpler taş gibidir
Ve sertlikte daha şiddetlidir.
Muhakkak taşlardan vardır öyleleri ki;
Çıkar ondan ırmaklar,
Ve yine muhakkak taşlardan
Bir sana hastayım,
Bir de oksijene,
Söylemeyi unuttum,
Bir de ebrûli desene.
Neler olmazki ebrûdan neler,
En önemlisi duvarlarımızı süsler.
Cömert insanlar bitti,
Diğerleri süpermarketlere gitti,
Ucuz mal peşinde bütün halk,
Süpermarketlerde kuyruklar uzayacak.
Fakir halk çoğaldıkça
Ödemeler büyük marketlerde
Kazım Abi nerdesin, abi ordamısın,
Kaybettim Kazım Abi'yi Menevşe Han da,
Bilmem acaba kaçıncı katta
Biraz evvel yanımdaydı hatta,
Kazım Abi nerdesin ordamısın,
Şu anda kaçıncı katta bulunmaktasın
Bir şiir sitesine gireyim dedim;
O ne?
Bir yazı...
'Engelle karşılaştınız.'
Çağırdım kızıma sordum;
Şuhut'lu Süleyman Balkan harbinde şehit düştü,
Onun oğlu Hüseyin Çanakkale'de düşmanı
Elleriyle boğdu.
Kalçasından vuruldu,
Mermiyi ölene dek içinde sakladı,
Madalya gibi onu çıkarttırmadı.
Mustafa Düzgünman'la Paul Signac karşımda duruyor,
Gecenin sessizliğini suskunluk dolduruyor.
Onlar renk aldılar, renk sattılar,
İçine de kokularını kattılar.
Mustafa Düzgünman'la Paul Signac karşımda oturuyor,
Denizde yakamozu sevdim,
Ormanda oksijeni.
Hiçbir zaman unutmadımki ben seni
Çocuklarımız bu aşkın eseri,
Onlar birer peri....
Sana bunları benden başka kim derki?
radyo yayını bir müddet önce kaldırılmıştır.
Ben Mehmet Akif Tiryaki. SI
iirlerimi Enis Fosforoglu radyodan seslendiriyor.
Cuma gunleri radyo programina sizleri de bekliyorum.
Saat 14.30 da 100.8 de Enis Fosforoglu ile birlikte.