Selâm sana ey canan,
Sana vurgunum gülüm.
Şu sinemdeki yanan,
Sana sürgündür gülüm.
Kokusunu özler de,
Bülbül gülü kıskanır.
Açmasını gözler de,
Sinesine yaslanır.
Bir yüzünde yaz varken,
Öbür yüzünde güzsün.
Her anında naz varken,
Baktığım hangi yüzsün?
Senin sevgin yanında bütün sevgiler mahdut,
Nefse ait ne varsa koymalıyız bir hudut,
Sevgini gönüllerden çalmak isteyenler var!
Medeni görünümlü, kravat takmış haydut.
Aramızda kara dille dolaşan,
Örfümüzle, dinimizle dalaşan,
Zararları her haneye ulaşan,
Zombileri arıyorum her gece.
İnsanları peşlerinde döndüren,
Edepsize edebince cevap vermek hünermiş,
Edepsizler kusurunu hüner sanıp denermiş,
Hadsizlere usulünce had bildirmek marifet,
Marifete nail olan nefsini de yenermiş.
İrfansız bir milletin varacağı son nokta,
Tarihin çöplüğünde vesikalık bir hurda.
Şu kevn-i âlemin her tarafı oldu ifsat,
Silindi nazm-ı celil, gönüller doldu fesat.
Cemalin hürmetine bizi rahme kavuştur,
Gazabınla gelecek azabından savuştur.
Neyi feda edersen fazlası ihsan gelir,
Neden sakındırırsan başına hüsran gelir.
Müşfik ol, hakir görme bu dünyada kimseyi,
Bir nazarı celbeder, Hüda'dan gufran gelir.
İhtiyarlık bir libas,
Sattım ama olmadı.
İnsanlığa bir miras,
Attım ama olmadı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!