Sustu yine içimdeki çam ağacı
Kozalarında yanık bağırsamalar
Yol ayrımlarının sonuncusu idi annemin ektiği menekşe
Sofuluğumun kıvrımında bir virgüle denk geldi aşk…!
Bezemedim hayallerimi kırmızı kurdelelerle
Sakıncalı isimlerden geçtim.(!)
Matemli bahar bileklerimde bir halhal gibi salındı.
Matemliydi,
Çünkü annemin menekşesi mora dönmedi bu sene
Asi ve yeşil kaldı neftisine.
Durdum, öylesine bir köşesinde hayatın
Garip…
Sarmaşıklı bir kelepçeymiş meğer tembellik
Yeni fark ediyorum
Geç kaldım desem…
Yok değil
Hala gülümserken kırışmıyor ruhum,
Hala içten ve samimi kavga da edebilirim
Bezginliğim denizimin karasına bir sitemdir…!
Kafiyeli şiirlerden hoşlanmam hala
Sanki sözcüklerin ezgisi aynı sesle bitince mi hoş
İçimin nasıl acıdığını
Yada
Ne kadar kızgın olduğumu ünlü ses uyumuna uymadan anlatamıyor muyum…!
Kaldığım yerden devam ediyorum mavimsi ağlaşmalarıma
Soğuk mu..
Hayır aslında
Benim üşümüşlüğüm üşengeçliğimin yardakçısı..!
Susma içimdeki (mavi) çam ağacı
Ana teması sensin bu kafiyesiz, bu lanet olası sözcüklerin
Sözcükler….
Ablamın becerikli parmakları gibi her dokunduğu yeri gülümsetse keşke
Yok keşke demeseydim
Keşke…!
Kayıt Tarihi : 22.3.2006 16:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!